Ellerimiz Boşluk
pervane etti rüzgar göz ucumda dönen yaprağı
heybetli ağaçlarla konuşuyor bir tanesi kim kimin bilinmiyor aklında kalmışlığıyla uzaklaşırken seven sevene bir şey söylüyor çarpıyor bir yerlere sandığını yeşilini eteğini katlıyor gibi üstünde birinci kat iki ve diğerleri beş boyutlu bir kuşun düşme hali camı kapatanın kim olduğunu düşünmek gibi yada nerede kim nasıl hangi acıyla katlanıyorsa olan bitene yormasam da gözlerimi içimdeki gezginin ipiyle çeviriyorum resmini aşk burada bu yakınlıkta olmayacaktı susacaktı anteni apartmanların sucu geçecekti acemi motoruyla gencecik kaldırımların dar oluşundan yakınan biri için akşam olmayacaktı bir daha ama nasıl gelir bilinmez dalımıza çöken karın yere düşen karanlığı içini gezdirip duran ilerisi mi gerisi mi geçip gitmelerin sonra sorulmaz mı ben niçin anımsamıyorum mutlu olmuştuk bolca arkadaşları olan birinin yalnızlığını konuşuyorduk ama bir şey var sarmaşıklar üzülmeyi biliyor günü gelince gülmeyi dokunmadan da sevilirmiş sevgiler ellerimiz boşluk değil mi. |
ellerimiz boşluk..evet.
Gök dolsun şimdi avuç avuç.