Sabun KöpüğüKaranlıkdı Fakat gece değildi İnadına bir sabah yeli kucaklıyordu her yanı Merdivenleri maviye boyanmışdı gökyüzünün Rengârenkdi çiçekler Bir tren yaklaşıyordu istasyona Bütün gürültüsüyle, avaz avaz Çocuğun elini sımsıkı kavramışdı kadın Sakın korkma diyordu Annesi değildi Sevgilisi de olamazdı Çünkü çocuk çocukdu işte Hiç korkmadı sahiden çocuk Gülümsedi hatta En içden ve derin gülümseyişiydi Kadın usulca bırakdı çocuğun elini Yürüdü kararlı adımlarıyla trene doğru Tam beş basamağı tırmandı Tren gürültüyle ilerledi raylarda Kadının sırtı pencereye dönükdü, Çocuğunsa yüzü Artık kocaman bir korkuydu Çocuğun benliğine yayılan Çünkü sabun köpüğünden yapılmaydı Gördüğü o ısıtan düşü... |