Mutluluk ve Mutsuzluk ResitaliMartıların kanadına takılmış mutluluk Gökyüzünde uçuyor Gözler fal taşı açılmış Mutluluğa hasret bakıyor Uzanmış eller mutluluğa Yakalamayan eller kırılmış Yüreklerde acının feryadı Uzaklaşırken gökyüzüne martı Gözden kayboldu mutluluk ile Farkında olsak ta mutluluğun uzaklaştığını Diyar illere çekip gittiğini Yavaş yavaş acılarla Zindan sevgisizliğe mahkûm olduğumuzu Zaman ilerliyor geçmeye mahkûm Gözlerde ifrit bakışlar Ölüyor kalbimiz sevgisizlikten yavaş yavaş Okunası hayatı okuyamayan gözler Hayatın anlamını çözemeyen yürekler Hınca hınç nefret kin dolu Ölünce mezara sığmayacak kadar çok Mezardan cehennem uzanacak kadar çok Ancak toprak paklar kini nefreti Taşıyanı ise cehennemin alevleri Aleve doğru koşan hayatın içinde Çaresizlikle bir o yana bir bu yana koşan masum insanlar Çare yok sevgi kaçarken peşinde koşamayanlar Sevgisizliğe zemin hazırlayanlara engel olmayanlar Yaşın yanında kuruda yanıyor Ölüm her şeyi temizler Ama o kutlu eller yürekler Ölümden önce temizlemesi için sizde idi Kan bulaştı kutlu ellere Yüreklere Göz göre göre Evlerinde perdelerini Karanlık ışık ile örtenler Sizde mesulsünüz Kurunun yanında yaşta yanıyor Ve yahut ta Engel olmak için bir adım atsaydınız Bir çift kelime etseydiniz Kalmakta üşenen nefisler Haydi, son tren istasyona gelmeden Atalım bir adım Sevgi güzellik iman için Kaldıralım gökyüzündeki karanlığı Kuşun kanadına takılan mutluluğu yakalayalım Gönüllere ekelim Rüyalarda bulunmasın mutluluklar Gözlerde hasret ile aranmasın Yaşanılsın Yaşanılası dünyada Karşıda mutluluk Yanında suratsız yüzler yolu kapatmak için bekler Yıkalım suratsız yüzleri yüzükoyun Yürüyelim ezelim nahoş düşüncelerini fikirlerini Yeniden yazalım kelimeleri cümleleri mısraları Mutluluğun kumsalında ağır ağır yürüyelim El ele gönül gönle İman inanç İnandığını yaşamak İnandığı üzere ölmek herkesin hakkı İpotek koyarak inançlara pranga vurmak Hangi densizin hakkı Kendisi inançsızlığı yaşarken Ne hakla inancı yaşayana engel olur Ah toprak sen temizi de kirli olanı da kabul ediyorsun Ne geniş yüreğin var senin Ama biliyorum ayırıyorsun Temiz ile kirliyi Mehmet Aluç |
böyle mütevazi ve böyle olgun olunca biz şiirlerde asıl şiirlerde o ruhların muhteşem lezzetlerini tadarız.
her yorgunlukta,her acıda bir huzur buluruz..
aşk, böyle gönüllerin limanlarında yarının daha ateşli ve daha aranan,özlenen dünyasına hayat meyvalarını taşır.
şiirler kalem ucunda birikmiş tortudan kurtulduğu gün nefislerin birbirine zulüm edişlerinin bitme vakti olacak.
özgür,hür bakışların ufuklarda kabarmasını biraz tasavvur etsek;ne denli büyük hayat tusunamilerinin bize paralel kaynadığını hissedeceğiz.
altımızda binlerce yıldır eskimeyen dünya hep yeşil tabiatıyla sevinçken biz kör bakışımızın arkasında ki o has ve hassas endama
bir güzel sözle karşılık vermekden pek aciziz.
en güzel kelimeleri sevdiklerimize ikram etmemiz gerek.herkes,küçük büyük bir çile yumağına ruhunu sarmakla gölgeleniyor,lakin güneşin
ahengini tatmayan vucudun ikramı soğuk olur.
kutuplar soğuk.yaşam çetin.
ev hanemiz suspus.gece karanlığı her gün dolaşsa alemde cilvesi biter.
oysa,yıldızlar süzülmekde,her yıl yeni keşifler yapılmakda,dakikada bir buluş olmakda,renk renk gezegenler poz vermekte;
biz bir karıncayı bile incitmeyi hoş bulamayız.
hangi örtünün altında bir harika hesap yok ki?hangi muhteşem kültürle örer ağını örümcek?
İnsan bu tılsımlı,bu mucizevi rüyadan geri duramaz.her zerresinin ihtiyacı olan dünyaya kaba ve yoksul bakamaz.
o zaman bizde nefes alıyorsak bu muhteşem alemin bir parçasıyız.onun sonsuz salınımında yerimiz var.
şairleri,yazarları,devlet adamları ve medeniyet askerleri;
bir vatan inşa ederken harcına gözyaşı ve kan katabilir...bu asil ve soylu,şeref sahibi her topluluğun ruhunda kaynar.
Evet,gönül güzel oldu mu dile yansıyanda mutlaka güzel olur.gönülden sözlere biz fiat biçemeyiz.haddimize düşmez...
dağlardan kopacak bir taş bizi boş geçemez çünkü.henüz burçlarında aşk parlayanların kim olduğunu bilemeyiz.
bu kendini ruhen erginliğe vurmuş Şair kardeşimizde demli...selam olsun........
saygılarımla..