Gelişir Kalpler
ilk okullu
kaval çalar hüzün çalar bilirim de çeviremem dilimde ilk ayrılık uyandırır sabahı bir anımız varmış gibi orada gelişir kalpler sıçrar geceye doğru yıldız batar bahçemize söyleyemem uyuyamam ne yana dönsem eski bayramların telaşı gün eksilmesin aynı kalsın ister içi titrer saatlerin uyuyamam kuşlar çekiştirir eteklerini perdelerin zor olur taşımak mutluluğu bir köşesinden bir köşesine dünyanın öper misiniz gözlerime dalıp taşırıp şefkatinizi saçlarımdan binlerce yıldır huzura kavuşuyormuş gibi ellerimiz sevginize sığınsak güneş yaşattı suyu üstümüzde gölgelerin yüce şarkısı sonsuz bir taş gibi ağlayıp durdum küçülüyordu uzayan zaman karıncaların kırılgan yüreğinde renkli ipler sarkıttınız yağmurlardan koştukça azaldı tarlaların beyazlığı içim kimin kanatlarına değdi böyle korkum karga bulutu gökyüzü heyecanım kaçarsa serçe. |
taşırıp şefkatinizi saçlarımdan
binlerce yıldır
huzura kavuşuyormuş gibi ellerimiz
sevginize sığınsak
Can alıcı! etkilendim şairim. Selam ve duayla...