1
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
1335
Okunma
Allah’a yalvarmaya kalkmasın iki elin
Mutluluğu dilemek için dönmesin dilin
Bir illet yapışsın bükülsün o ince belin
Sevdama kalleş kurşunlar sıktığın için
Hep Ayrılık şarkıları dolansın dilinde
Bir kınalı parmak olmasın senin elinde
Kırılsın ellerin tutmasın iki dizinde
Yüreğime kanlı hançerler soktuğun için
Fırtınalı bir kış gününde düğnün kurulsun
Beline al yerine siyah kuşak bağlansın
Beyaz gelinliğine de al kanlar bulaşsın
Boynuma mecnun levhasını taktığın için
Uğursuz gelin diye namın alıp yürüsün
Bir kocan olsun ki her gece her gündüz dövsün
Her bir günün çile çekmekten bir yıla dönsün
Bana her türlü çileyi tattırdığın için
Çocukların olsun biri sana ana demesin
Kapına anan, baban, kardeşlerin gelmesin
Dilerim Allah’tan iyi bir gün görmeyesin
Ağu ile zehiri bana sunduğun için
Elalem neşeliyken senin boynun bükülsün
Öksürdükçe ciğerlerin yerinden sökülsün
Bir veba bulaşsın saçların tel tel dökülsün
Beni dumansız ateşlerde yaktığın için
Her seher eviyin önünde baykuşlar ötsün
Bahçendeki güller kurusun boz otlar bitsin
Kör olsun gözlerin hiçbir şeyi görmeyesin
Şu genç yaşta beni boynumu büktüğün için
Erhan’ım sahte gülüşlere inanıp sevdim
Kalbimi ümitlerimi hep önüne serdim
Oysa yalanmış her şey sever diye bekledim
Mutlu olmayasın beni oynattığın için.
5.0
100% (1)