Nebilere dağdır o insânî kalp Ademden beridir hep aslî kaldım Aşkın dilindendir o lisan-ı kalp Aşık sinesinde asılı kaldım . Bir taş olsa göğsün ey yâr razıyım Gayrisi fuzuli bir faraziyim Işkın ciltlerine has şiraziyim Ten deryâlarına hasılı kaldım . Damdan düşeni bul sor marazîye Göm gitsin bâkîyi nâkli mâziye Mahsuba gelmesin bir teraziye Cân amuduna anasılı kaldım . Yok olmaya meyyal yüz vermediğim Murad vermez fırsat; evermediğim Yollarım çamurdan post sermediğim Ermişliğe sebep vâsılı kaldım . Yâr ismine ikrâr tesbih düzünce Yokuşlu yolları etti düzünce Gönül değişmeye durdu üzünce Vahdetin kesrette fasılı kaldım . İçimde ezanlar çığıra gelir Ufuklar açılıp çığıra gelir Ahmet’in o mührü yağıra gelir Yoksul’un bağrında kasılı kaldım Cânanın dizinde yasılı kaldım
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Kaldım şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Kaldım şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Yok olmaya meyyal yüz vermediğim Murad vermez fırsat; evermediğim Yollarım çamurdan post sermediğim Ermişliğe sebep vâsılı kaldım . Yâr ismine ikrâr tesbih düzünce Yokuşlu yolları etti düzünce Gönül değişmeye durdu üzünce Vahdetin kesrette fasılı kaldım . İçimde ezanlar çığıra gelir Ufuklar açılıp çığıra gelir Ahmet’in o mührü yağıra gelir Yoksul’un bağrında kasılı kaldım Cânanın dizinde yasılı kaldım
Derin anlamlı güzel şiirlerinizi büyük bir haz ile okuyorum emeğiniz,kaleminize sağlık selamlar......................
Başkalarını bilmem ama ben dümdüz bir adamımdır. Yahu Erol Uraz Üstad da olmasa hiç bir şey anlayamayacaktım vallahi. Biiraz daha avama dönük yazsan şu şiirleri diyorum.
İnsanlığım Adem'den bu yana ya, aşkın lisanı başkadır. (Daha ezelî dir) O da aşıkların sinesindedir, orda konuşulur, orda anlaşılır. İşte o kalp, taş bir göğüste olsa razıyım.
İlk önce anlayamamıştım. "Göm gitsin bâkîyi nâkli mâziye" baki olan tek bir yaratan var diye düşünmüştüm, ama baktım ki dost şairim küçük harfle yazmış meğerse, Haktan değil, bizimle giden amellerimizden bahsediyormuş. Yok sayın onları, maziye gömün, amellerimi hiç bir terazi tartmasın, çünkü dünya malına değer verip çamura post sermedim ben demiş.
... Ve muhteşem bir dörtlük, dörtlüklerin hası, artık adı her neyse;
Yâr ismine ikrâr tesbih düzünce Yokuşlu yolları etti düzünce Gönül değişmeye durdu üzünce Vahdetin kesrette fasılı kaldım
Ne zaman ki ismini sab'r ile zikrettim, tüm yokuşlar düz oldu. Nefsimi terbiye ettikçe gönlüm değişti. Öyle ki, sonuçta birliğin çokluktaki yansıması olduğumu gördüm.
Sonuç:
İçimde ezanlar çığıra gelir Ufuklar açılıp çığıra gelir Ahmet’in o mührü yağıra gelir Yoksul’un bağrında kasılı kaldım Cânanın dizinde yasılı kaldım
İçimde beni Hak ile sohbete çağıran çığlık çığlığa sesler var. Ufuklar çığ gibi yığılır... Aklıma kıyameti anlatan bir ayet-i Kerime geldi. "Gök yarıldığı zaman..." Bu beden içinde kasılı olarak...
can bu cesedin içinde can cesette amud durnası için gereklidir ıo ona gereklidir o da ona lakin can baskın olursa ceset ölür yaşar iken ölür sadece o ceset ruhun ayakta kalmasına vesiledir artık yanii derler ya amuda kalktı diye :)
. İçimde ezanlar çığıra gelir Ufuklar açılıp çığıra gelir
...Kıymetli Yoksul kardeşim "çığıra" sözcüğü (kafiye) her iki mısrada da aynı anlama mı geliyor çözemedim...yoksa "Ezanlar çağıra gelir" mi olacaktı...buraya bir açıklama getirmenizi rica ederim
...genel manada yine tefekkür sonucu kaleme alınmış bir eser olarak gördüm...saygılar
Göm gitsin bâkîyi nâkli mâziye
Mahsuba gelmesin bir teraziye
Cân amuduna anasılı kaldım
üstaat harikasin eline emene saglik