Bilmem Kere
Sudaki yosun gibi
Usulca ve kararlı Yeşil ve parlak gözlerin Onlar ki ruhumu bıçaklar Onlardan yapılmadır zümrüt yüklü bulutlar Yine onlardandır Ayrılık Günün tam ortasına Ansızın düşüverirler Ağlamaklı kelimelerin gibi Evet izli yollarına düşmüşüm Çizgilerine değmeden Ürkütmek istemeden Lâmbada karanlık gizli Dudaklarımda sessizlik Hücresinde katıksız bir Mahkûm gibiyim Yersiz sebepsiz gülmelerin Dönüşsüz gitmelerine karıştı beri Of işte aynı şey Harfler heceler damlalar Bir incinin kabuğuna, Bir kabuktaki inciye İncecik geceyi giydiririm Ada vakti yaklaşıyor Eski dem Kadim gam Ve avuçların bir de İçimin sükûnu, Sükûtuna benziyor Bilmem kere bilmem Halâ biz ediyor... |
yalnızlığın
hatta
hayal kırıklıkların çığlıkları
tebriklerimle
Not: Dün sizin yazıya yapıp da çok beğendiğimiz yorum cümlesinden şiir çıktı ortaya.
astım defter.