HERŞEYİNLE SUSARKEN
Yağmurlar biriktirdi
Gözleri inci tanesi bir kadın Yağmurlar biriktirdi Elleri soğuk bir kadın Yağmurlar tane tane döküldü Sesinin bam teline Rüzgar savurdu saçlarını Dudakları telaşlı bir kadının Dudaklarda bir çocuk gülümser Deniz mavisi sarmaş dolaş bakışlarıyla Yapraklar soluk Son deminde güneş Vakit ölüme yakın Vakit gitmeye yakın Zulasında suskunluğun adresi Peynir ekmek gibi kokan gözler Sana gülümsüyormuş gibi bakar gökyüzü Halbuki yağmaya meyleniyor Gül’e değen son bakış Adına kış diyorlar Adına ayrılık diyorlar Adına Özlem Hasretlik Gurbet diyorlar Kıyısı akşama dönmüş bir düş Öyle zor ki susmak Konuşamamak içinden ağlamak Ne olursun gitme Gitme diyememek Söylesene kaç zaman oldu esirliğin kışa Kaç zaman oldu resimlerde bir dingin bakışa susmak Biliyorum son deminde hüzünlerin Kaç bardak çay içtin bu gece Kaç demlik demledin gözyaşlarını Bardak bardak kaç özlem sustun Yağmurlar biriktirdi Gözleri inci tanesi bir kadın Yağmurlar biriktirdi Elleri soğuk bir kadın Şimdi şarkılar geçiyor Başımı koyduğum yastığımın üzerinden Şiirler yazılıyor Ceebimde ısıtmaya çalıştığım parmak uçlarımda Koynumda biriktiriyorum sana olan düşlerimi Saçlarına dokunuyorum Gözlerin geçiyor önümden Ve o kadar zor ki Herşeyinle susarken Önümden geçip gitmen İbrahim DALKILIÇ 26/02/2014 01:40 |