KARA GÜL
Yağmur yağar çiçekler açar
Sen bahçenin ortasında kara gül En soğuk geceyi kırık kalpler yaşar Elerim cebimde üşümez onlar Sen bahçenin ortasında kara gül Kalem mürekkebe dokundu Kağıda adını yazdım kara gül Nehirler aktı senin yüzünde Ay geceye doğdu, çınarın tepesinde Kalem mürekkebe dokundu Bahçenin ortasında duruyor Yavru bir kedi miyavlıyarak Soğuktan üşüyecekti besbelli Alıp koynuma sarmaladım sıkıca Yavru bir kedi üşümekten ölecekti Rüzgarın sesi söğüt dallarını sallıyordu Adını duyar gibi oldum kara gül Ak’tın bir zamanlar, zeytin karası gözlerin vardı Işıksız tenimi okşardın bir rüzgar gibi Adını duyar gibi oldum kara gül Pencerenin önünde durur sümbüller Toprağı kurumuş susuzluktan Kalkta gidelim, bizi bekler solan güller Elleri soğuktan çatlamış besbelli Toprağı kurumuş susuzluktan Gece düşer yorgun gözler beklemekten Mavisi bulanır, bulanır perdesiz evlerin İçimi yakma kurşun sıkar gibi Bir kapı gıcırdaması, bir rüzgarın sesi Seni hatırlatır kirişi paslanmış yüreğime Ay çöker uzun bekleyişlerin ardına Konar bir söğüt ağacının dallarına Bahçenin ortasında duruyor Öksüz kalmış bir incir ağacı Kalkta gidelim, bizi bekler solan güller Mahsum bir bakışı var kucağımdaki kedinin Hoşuna gider başını okşadığım ellim İyice sokulur, sokulur beni sev der gibi Biraz kırgın gibi durur ürpermiş teni Hoşuna gider başını okşadığım elim Bir tetik patlar, kurşun sesi böler geceyi Ayağında pırangalar, elleri kelepçeli Kanlı bir gömlek asılı durur ıssız sokaklarda Merdivenleri çıkmakla bitmiyor yollar Ayağında pırangalar, elleri kelepçeli Artık duy yüreğimin sesini kara gül Sevgimi ihpar ettim suçuma razıyım Müebbet okur kanadı kırık kuşlar Soğuk ranza, kör pencere, sürgülü kapı Sevgimi ihpar ettim suçuma razıyım Yasaklanmış yüreğim uzak şehirlere Sana giden yollarda kayboldum ben Adımlarım korkak bir bunağı hatırlatır Elinde kaçak tütünden sararmış parmaklar Sana giden yollarda kayboldum ben Zamanda ne çabuk geçiyor kara gül Gecede bitti sayılır bak güneş doğuyor Ellerim cebimde üşümez onlar Yüreğimin üstüne düşer bir sonbahar Gecede bitti sayılır bak güneş doğuyor Uykuda tutmadı bu gece seni düşünmekten Oysa rüyamda seni görecektim uyusaydım Kokunu getirir pencereme vuran rüzgar Tabakamda sigaramda kalmamış Kalkta gidelim, bizi bekler solan güller İbrahim DALKILIÇ 11/02/2014 04:35 |