biliyorum
Bir intiharın koynunda gördüm
Puslu yapraklarda yağmur damlalarını Cama bir bir vuruşunda savrulan Kocaman sevinçlerin ölümüydü bu Anladım bir baharın yasaklanmasıydı Bir kadının kocaman gözlerinin ağlaması Şimdi üşüyüpte susar kimsesiz yüzler Yaprakları dökülmüş bir çınarın Kocaman gözlerinde harelenmiş bir bulut Bir şiirin içinden geçmiyorsa aşk Hangi sokağı adımlasan yanlızlığa uğrar Kalbin sesinde bir yanma bir kekemelik Bu şehir yerle bir olacak birgün biliyorum Ölümden korkusu yok kimsesiz yüzlerin Kefen iki metrelik bir bez parçası Toprak yüzü örtülü ahiret kapısı Yaşamadan ölmenin dehşeti içimi kemiriyor Kundağa sarılı bebeklerin çığlıkları var içimde Susmuştum içim kan ağlıyordu Soğuk ellerim çatlamış topraktan beter Bir ana feryat ediyor uzaklardan Hangi çocuk ana kucağından kopartıldı kimbilir Yoksa sokak ortasında vuruldu mu Bir kardelen karlar ortasında yatıyor Saksılarda fesleğenler susuz kalmıştı Bir şey vardı yinede, çiçekler gülümsüyordu Gökyüzü herkese eşit mavilikteydi Ezbere okuyordu şair yoldan geçen kadına şiirlerini Uzun bir sessizlikte yapraklar savruluyordu Çetin bir kış gibi kapıya dayanmıştı yağmur Üşüyünce sarılıyorsun kendine ısınmak için Aynanın seni gösteremediği kadar yalan bu Paramparça olmuşsun kendinden haberin yok Fotograflarına bakıp ağlamaklı oluyor gözlerin Ve sen bütün acılarını unuttun sanıyorsun Ama yinede bir parça canın acıyor dalınca hayallere Anısı bizsek eğer tüm maviliklerin Buğulanan camlara değen yağmurda biziz Güllerin solan yaprakları düşmüşse toprağa Toprakta kefene sarılı zamansız ölende biziz Ve hala bir direnç çiçeği vuruyorsa cama Camın arkasında duran umud dallarıda biziz Bu şehir yerle bir olacak birgün biliyorum Bir kez bile unutmadın, omuzumda duran yüzünü Sımsıcak konuşurdun nefesin vururdu boynuma Sesin hala kulağımda bir kardelen çiçeği gibi Ve hala anımsarım, öperken kocaman bakan gözlerinde İntihara meydan okurcasına gözlerimi kurşunladığını |İbrahim Dalkılıç| |