KAZ ÇOBANI SARIKIZGüre’nin bir incisi taze defne yaprağı, Sarıkız’ı görenin al gelirdi yüzüne. Afrodit’in, Hera’nın, Athena’nın toprağı, Seyrine doyamayan kal dilerdi gözüne. Namusuna göz diken, çirkin iftiracılar, Vesveseyi verdiler, dönüyorken hacılar. Üzdüler aileyi kıskanç Kavurmacılar, Oysa, söylenenleri zul bilirdi özüne. Çiğ süt emen ademin, kara cahil yozuna, Çekemeyen kızların pınarbaşı pozuna, Lanet olsun bu köyün; üstündeki tozuna, Gönül kırık, göz nemli, kul delirdi sözüne. Kazdağı’na çıkarak alçaklara bakındı, Müfteriyi yaratan sahibine yakındı, Kazlarını güderek, kötülerden sakındı, İçten içe yanarak, kül elerdi közüne. Cılbak Baba aht etti, haddini bildirmeye, Yazgıyı aileden kazdırıp sildirmeye, Kazdağı’na tırmandı kızını öldürmeye, Bir yandan da gözleri sel çilerdi izine. Abdest suyu istedi, kızı verdi denizden. Yutkununca fışkırdı tuzlu sular genizden, Algıladı gerçeği, rengi kaçtı benizden. Erenlere karışmış, el gülerdi kızına. Not : Sarıkız Efsanesi : Çok versiyonludur, okudukça, dinledikçe, kafalar karışır. Ben ortaladım. Kavurmacılar : Güre’ye 1500 m mesafede Sarıkız’ın yaşadığı, halen beş altı haneden ibaret terkedilmiş görünümde bir köydür. Cılbak Baba : Aslen Ayvacık’lı olup, Sarıkız’ın babasıdır. Mezarı Sarıkız’ın mezarından 3 km. mesafede Kazdağı zirvesindedir. |
Sarıkız’ı görenin al gelirdi yüzüne.
Afrodit’in, Hera’nın, Athena’nın toprağı,
Seyrine doyamayan kal dilerdi gözüne.
Sarıkız efsanesini ne güzel anlatmış kaleminizin izleri efendim...
Saygılarımı biraktım...