GÖKYÜZÜŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Üstat Orhan Veli KANIK’ ı saygıyla anarak
2873 yıldız; kuzey yarım kürede normal bir gözün görebileceği azami yıldız sayısıdır. Ben uyumam, Yirmi dört saat çalışırım. Yıldızları toplarım sabaha yakın. Sayar bakarım, tamamı seksen sekiz takım... Kirini tozunu alırım, raflarına koymadan. En son Venüs’ü çekerim eldivensiz, Boyaya bulaşmadan. Sonra Veli’yi uyandırırım. O kalkar, keyfince boyar gökyüzünü; Masmavi kıpkızıl Veya bazen ak, bazen kara bulutlu. Bilir işini, Bugün kim nerede neye umutlu. Ben karışmam, Çünkü o güzel boyar. Sonra gider yırtılan denizleri diker. Bense bütün gün, Gazlarını doldurur fitillerini takarım. Gerekirse; siz görmeden yakar renklerine bakarım. Gezegenleri parlatırım. Avcı’nın köpekleri Sirus ile Procyon İt dalaşına girer her akşam öce ben diye. Yallarını yedirirken barıştırırım. İki bin sekiz yüz yetmiş üç yıldızdan sorumluyum Zaten fazlasını karıştırırım. Ay’a bakmam o yardımcımın işi. Güneşin her doğuşunda ebeyim, Batıran o kadar çok ki; hiç bana gerek kalmaz. Ben yıldızlara gebeyim. Çobanlar gecikmesin diye evlerine Önce Venüs’ü, Sonra diğerlerini dizerim yerlerine. Yıldızlar da yaramazdır. Kayarlar ara sıra elimden. Merak etmeyin, kaçamazlar kuyrukları bendedir ama, İncinirler diye çekemem yerlerini siz söylemeden. Ara sıra da takılırım Veli‘ye, Şu bulutları ince boya diye. Ancak, dedim ya Veli bilir işini, Dinlemez beni, Korumak için dünyanın yeşilini... O zaman, biraz kızarım Kalın boyayınca görünmez yıldızlarım... |