12
Yorum
20
Beğeni
0,0
Puan
3591
Okunma

tecritte bir ışık görüp gülümsemek gibi hayat..
üzeri kağıt kaplı düşlerin
altında gizlendiğim bir suskunlukla severdim seni
ki sevseydim
en ağır ihtimaller düşerdi üzerime
ben kırık bir türküyle gözlerine ayaklanır
sonra severdim seni..
İnce Memed alırdı yüreğimi
emine’ye dolarken dağlar
ben oradan sessiz bir senle geçerdim
kanardı iklimleri Leyla’nın
uçsuz bucaksız çöllerde Mecnuna koşarken aklım
ve gecenin tam ortasında
ellerimin arasına alarak başımı
tütün hazırlığında acırdım ciğerlerime
koynuma yağmurlar basarken severdim seni..
tenha yolculuklarda
kayısı dallarına eğilen güneşten sorardım adını
bozkırlar sağılırken gün batımı geçitler Zigana’sında
üstüm başım Karadeniz dalgası
mavilerle gelirdim avucunun kentine
ikindi vakti
ağaçların gölgesinde serinlerdim seninle
ay tutar elimi
yanı başımda Dersim
özle ye özle ye Amed’i
kana kana içerdim karasu nehrinde yüzünün resmini
ki sevseydim
inancımın dualarıyla
Mevlana dolusu bir yürekle severdim seni...
sevsem seni
ki seveceğim
o zaman melekler toplanacak
Araf düşleri koparken pusulalardan
kanatlarına karışacak kelebekler
yıldızlar tozlarıyla basacak toprağa
sevsem seni
bir serçenin göz yaşında yıkanacak Nemrut
ve Egenin sularına gömülecek ahir zamanı serçe
sonralardan
bir evvel masal olacak anlatmak istediklerim
martılar bir parça simitle açılacak limanlardan
hiç olmayan kayıp köylerde
tandırlardan çıkacak sımsıcak umutlar
seni sevdiğim vakit
ki
seveceğim
o zaman çocuklar ölmeyecek sevgili
ölmeyecek çocuklar
yaşayacaklar
oyunların şekerlerin vatanında...
sarılmak umutla aşka....