DERE'NİN ETEĞİNDEvazgeçtim yetmiş beşliğinden ter-ü taze bir otuzbeşliğe razıyım dahası berisi kalmadı dünyanın oturur beklerim düşsün diye elma ağacının altında dilimlenmiş bir mezelik bir dere kenarında doldururum yarım ölçü suyu üzerine hayalinin meyi yeter bundan sonra yalnız ağlamaya … ziyası kaybolan gözleriyle sızısını sardı derenin suyunda eline batan dikenleri sardı ağacın zamkıyla çekerdi bilirdi anası çocukluğunda “öyle yap evlat” diye tembihledi çimenin yeşili bulaştı üstüne aldırmadı içindeki kirinden daha çok kirletmedi dar zamana sığıştırdı yaşamak denilen eylemsizliği ikindi üzerini bağlarken akşama doldurdu geçen zamanları ekledi ucu ucuna derenin içine saldı sonra yıkasın götürsün diyerek bulduğu tüm düşüncelerini erinmedi… birikti… adı sonuncu bahar olsa da temiz bir baharı içine çekti… serinliğine sevindi ürpermişti teni sürüp giden vaktin içinde... ...içinde bulduğu hazla irkildi… A.S.R.A.N. |