sorgula....dünyayı seviyorum seni sevdiğim kadar.... hürriyet dilenmiyorum hürriyetim milyar yıllık aşkı sorgulayacak kadar ezberci değilim yinede martıları çokça bir ülkede umut büyütüyorum.. çocuklar hep yaşlansın diyorum ama çoğu toprağın kahverenginde yağmursuz zamanlar olmasın istiyorum ki kadınlar yağmurda çıplak ayak yürüsün ama kuru bir çöl vadisinde şehirler buluyorum.. kanadı kırık düşler neden bu kadar resmi bakıyorum anlamsız figürler kaçak kurulmuş bir caddenin kaçak yalancı camekanları rüzgar ihanet üfler/mi hiç ve ardından aşklar düşüyor susuyorum... sessiz bir gecenin aklını yitirmesinde bağdaş kuruyorum sevgilimin gözlerinde umut sol yamacımda sarmaşık ama yinede ağlayan bir yalnızlık var dışarıda biliyorum.... kesik kesik öksürük gibi dağılıyor deniz mavide kocaman bir kızıl geçit balıklar yüz/milyon mutluluk gel/görki insan ruhundan yorgun ve yine susuyorum... aşığım alize/den resmedilmiş hayata kaybettik/lerim sadece uçuşan kül ıhlamur kokusunda uyku halinde gibiyim ama bir yerlerde duman kokusu var kahroluyorum... artık sabreden derviş öldü farkındayım kibirli gölgeler çoğunluk anlıyorum ben sevgili diyorum sevgilide vatan seviyorum arkamda düşmüş bir yarın kimseye bunları anlatamıyorum..... sorgulayan insan sonunu belirler..ya iyi yada..... |