Şikeste
Ey sevgili, sır bağında
Gül ağacın bana dâr mı? Bülbül çile tuzağında Sebep güle âh-ı zâr mı? Gâhi hızlı, gâh aheste Seni çektim her nefeste Çırpınırım bir kafeste Sende böyle heves var mı? Dağlarıma nakış nakış Düşer efkâr, belli ki kış El sevinir tutar alkış İntizârım ele kâr mı? Nasıl geldi, öyle gider Aslı yansa, Kerem tüter Bir post ile bir çul yeter Azda karar, bana ar mı? Sermayemden yavaş yavaş Zarar ettim, bitti uğraş Uraz verdin türlü savaş Şikâr mısın, fedakâr mı? Erol URAZ 26.09.2013 Eskişehir |
Hecenin tezgâhında kelimeler özenle mânâya dokunmuş,
Başarınızı kutluyorum.
Sağlıcakla...