DEVRİMİMİN BERRAK YÜZÜ....
Sessiz kelimelerimi, okuyabilir misin Sevgili
Onlar ki, herdaim gönlüme ses olmakta Onlar ki, her an duvar yerine kaleme vurmakta... Dinle kelimelerimi Sevgili Sözcüklerim derdimin âb-ı ahmeri Yaşanmışlıklarımın mükedder eseri... Sen, mabedimi kuşatan el değmemiş öz Benliğimi kavuran dinmeyen köz/sün Sevgili... Batı ile doğu arasında sıkışmışlığımın Yaşam ile kavgam arasında kalmışlığımın Zalim ile mazlum arasında çatışmışlığımın Ucundan tuttuğum yegane umudusun... Âdem aşk kadar berrak değil Sevgili... Pusuda yatan kaç kancık var bilir misin Sürgüme taktığım zeytin fidanına Kanıyla tecavüz edecek olan... Kardeşlik türkülerinin selâsı okunalı çok oldu Sevgili... Yusufun kalleşlik yapan 11 kardeşi vardı Şimdi âlemi kalleş kardeşler sardı Puştluk âleme nam saldı Sevgili... Hal böyle iken Kavgam ebediyetle ahitleşmişken Davama tüm hücrelerim sarılmışken Irzına geçilmiş anaların feryâdı olduğu sürece Toprağı ölü çocukların kanı suladığı müddetçe Zalimin zulmüne duyulan hiddetçe Ne sen yar olabilirsin bana bu beldede Ne ben yer bulabilirim gönlünün bir köşesinde Sevgili... ******************************************** Barış nârâları atıyor beyaz adam Sevgili Bir yüzü insanı kucaklıyor şevkâtle Diğer yüzü kana boğuyor necasetle Kral kendisini libasa bürünmüş sansa da Halk biliyor çıplaklığını âlenen O aslında iyiliğe çağırırken insanlığı Şer denizinde boğmak niyeti hakkı Ve Sevgili Sen de şahit olanlardansın tüm bu çirkefliğe Peki neden haykırmıyorsun tiksindiren gerçeği Neden yutuyorsun kelimelerini, susturuyorsun yüreğini Neden boğulduğun çıkmazda çırpınmayı seçmiyorsun Neden kendine olunmadık bir ölüm biçiyorsun... ***************************************** Ben anamın ak sütü gibi beyazdım Sevgili.... Berrak bir okyanus hayaliyle Güvercinimi özgürlüğe uçurmak ümidiyle Aynada insan/lığımı görmek dileğiyle Yeşertmiştim varlığımı hayata... Tutsak ettiler beni kahır dağına Sevgili... Ummanlara hasret bıraktılar beni Benle beraber, büyüttüğüm devrimi..... ***************************************** Bir BEN var mabedimde feryâd/figan Sevgili Âh/larımı kimse duymaz, duysa da çarem olmaz Gönül siper etmek ister kulağa damlayan her feryada kendini Handikaplar dolandıkça eteklerime Kahır dağı paklar olunmazlıklarımı/isyanlarımı Yine de sendelemez ayaklarım, uzaktır ümitsizlik Başkaldırır devrimim en kralına herdaim Haksızlıklar/zulüm boy gösterdiği müddetçe İşin ucunda darağacı olsa bile... Bil ki Sevgili Fahişeleşmiş zihinlere Kahpelik kokan ahitler Zehirli fikirlere Çarpık ideolojilere inat Biz herzaman var olacağız Bu düzeni yıkacağız Özgürlük yolunda güvercinimizi uçuracağız... ****************************************** Kavgamın ortasında tek berrak kalanım Üzülme kavuşmak hayallere müebbet diye Ben seni özgürlük gibi sevdim Sevgili... Özgürlük benden nekadar uzaksa Sen de o kadar ırak oldun bana Bir yanım mayınla yüzleşti benim Güneşim mavzere dönük oldu herdaim... Geceye tutsak oluşuma yeminle Toprağa düşen her kanın hiddetiyle Kavgama sarıldığım ellerimin iziyle Seni tutsaklıkta da seveceğim Sevgili Özgürlükte de seveceğim.... Ve ben Sevgili, Seni riyakârsızca sevdayla sevmişken Yüreğini en nadide yerinden koparmışken Kavuşma ümidi müebbete gark olmuşken Ne senden vazgeçerim şu kirletilmiş âlemde Ne sevdamı özgürlüğüme pranga ederim gönlümde... ******************************************** Barış şarkıları savur göğe Sevgili... Birileri savaş nârâları savururken dağa Biz türkülerimizi söyleriz ağıt tadında Birileri zalimlikte/kahpelikte yarıştıkça Biz siper ederiz göğsümüzü mazluma Birileri karakterine puştluk kattıkça Biz onurumuzla yükseliriz Rahman/a Biz devrimimizle/isyanımızla nam salarız hayata... TÜLAY YILDIRIM EDE |
Seni riyakârsızca sevdayla sevmişken
Yüreğini en nadide yerinden koparmışken
Kavuşma ümidi müebbete gark olmuşken
Ne senden vazgeçerim şu kirletilmiş âlemde
Ne sevdamı özgürlüğüme pranga ederim gönlümde...
tülay hanım bu anlamlı ve güzel dizelerinizi kutlarım
yazan yüreğiniz daim olsun
selam ve saygılar...