SAKLI .......hangi yastık uykumu bölmeden bir düşte saklar seni bana...... bulma beni arkanda sakladığın saatin vurmasında sesi ezberlerde saklı bir düşe yıkanırken ruhun gözlerin kapalı yorma kar tanesi bulutlarını ben teğet zamanlar bilgesi palyaço ve yüzüme akar yüzyıllık fırçadan gök kuşağı irinli yağmur... bağışlama beni hey tanrı sükut bozgunu suçlarda esirim aklımı yitireli milyar aşk oldu deli yalanlar serüveninde kaçağım şimdi batıl resimler çizerken resmi kavramlar duvarına arkamdan vuruldum bir kadının kirpik ucuyla sanırım bu mevsimde koşarak yırtılır sesim gecede bir yanım hür çocuk neşesi bir yanım karanlık sebepler kavşağı nereye baksam kanıyor aşk şehirleri caddeler diz boyu balçık yalnızlık limanlarda rakı beyazında kırgın balıkçılar ve bir kemandan dökülüyor sarhoş damlalar.... bulma beni bırak kalsın suretim yanılgılı bir şiirde gün ağarırken sen gitmiş ol ben kalayım gerisinde saplantının belki bir sevişmenin siyah beyaz duruşunda ağlarız sonra her bitik hayal gibi sendeleriz yatık bir geminin çürük acısında yorgunum keskin virajların uğultuları gibi neden bu kadar sözcükler varken hep payıma düşenler eş zamanlı bomba sanki kayıtsız papatyalarımı öldürdüm hayır bir karıncanın duasına bile sürmedim geceyi avluda bir voltada yaşadım renkleri doldurup cebime kayıklar yaptım çocukluk güncelerde rüzgarı bağışladım kendimi bağışlamadığım anlarda bile bir kedinin sohbetiyle ağladım bir adamın titreyen sesinde kanadım bir kadının ayak sesinde aşk var sandım.... ben ne kadar yanılsam o kadar adam kaldım ama ağlar atıldı gökyüzüne ve yıldızlar toplandı yarına ne kalır benden nedir beni belirsiz gösteren bulma beni Çin setti çevrilmiş ruhuma Kızıl dere kadar mavi gözlü bir mahirim gözlüklerini yitirmiş Sinan ve dar ağacını utandıran üç fidanım ulan..... ben bir ülkenin aşklarını yudumlayan ozan olmak isterdim Sivas/ta yağmur Maraş/ta bebeklere ruh beslerdim bulma beni kendime ağır küfürler saklarken dinamiti çoktan ateşlenmiş bir teslimiyet/im şimdi korkuyorsam ukala kendimden bu sonuncu kaçmam demektir kimliksiz acılardan bulma beni ben çoktan aramayı bıraktım kendimi...... kendini kaybetmeden sarıl ruhuna yoksa zaman yok ediyor bildiklerini... |
gün ağarırken sen gitmiş ol ben kalayım gerisinde saplantının
belki bir sevişmenin siyah beyaz duruşunda ağlarız sonra
her bitik hayal gibi sendeleriz yatık bir geminin çürük acısında
yorgunum keskin virajların uğultuları gibi
neden bu kadar sözcükler varken
hep payıma düşenler eş zamanlı bomba sanki
kayıtsız papatyalarımı öldürdüm
hayır bir karıncanın duasına bile sürmedim geceyi
avluda bir voltada yaşadım renkleri doldurup cebime
kayıklar yaptım çocukluk güncelerde
rüzgarı bağışladım kendimi bağışlamadığım anlarda bile
bir kedinin sohbetiyle ağladım
bir adamın titreyen sesinde kanadım
bir kadının ayak sesinde aşk var sandım....
güzeldi ,çok güzel...
saygımla.