sanal_ı ağlara
kac satırlık yazıyla tebessüm
ediyorum sanal_ı ağlara biraz derinden iç kargayla biraz da serinlik içinden, sokul dibime bırak kalbini şehrime dercesine eşeleyeyek göçelim batıdan doğan güneşe, kavgalı asabiyetlerimizi cocukluğumuza gömelim ,gömelim sevginin yerine bil gül dikelim yerine sulak bayramlarımıza, yar diyelim toprağımıza değmeyelim birbirimize nefret akti dolmamış sınıflarda gizlidir selama göz gezdiren sonkar gibi cocuklasalım kadına teni bağlıyarak stran_i deryandan sıradan bir kabile’yle yere atayım kendimi sûkuta bağladım derdimi sen vururken bağlıyayım sohbet_i nazarı gun’ahsın kırbaçlıyan bolluklarda gizledim seni kimse gördü mü diye etrafa baktım keklik kalbinde kayıplara karıştım yalaka olmadan hiçbir gölgeye imgeyi değdirmedim fırıldak endişeye yaranamadım bulutun üstünkörü mevsimlerine çırpındım yolu bilmeden koyun güten tekrarlıyarak cümle_i versiyonunu gülerek yırtılan kadifeye urlanıyorum bozuk musluk gibi aşkın boğulan gözlerinde kılıç neyine diyor bana bahsi acılan aşka sokak dilini yapıştırarak gül nehrin şivesinde otur gamzesinde sandalyesinin dert varoluşun iç gamzesidir nefese yelkene teslimiyet gezgin imgeler |