Utangaç Karanfilim
hep aynı şeymiş gibi dönüyor ayaklarımız
ellerimiz biliyor olan biteni kırlar okşayacak olsa parmağına batan nemi ve o renkler tükenecek bir son için daha güzeller neden iki kişilik olsun ki aşk ama yalnız düşüyor yapraklar eğer duymaz olursa birileri mevsimler geçip karlar yağacak beyaz anıların üstüne hiç olmadınız hiç olmadınız aslında olmadığınızı inandıramadım kendime ne zaman yağmur yağsa telaşlanıyordu dallar kapılıyordu ellerini ısıtmanın derdine sislerin yaralarımızı sardığı doğru kapanacak elbet bu iyot kokusuna bulanmış gün buğu silici rüzgarların şehvetinde tanrı yüzlü çocuklarımız olacak bir gün şimdi tekrar ederse bahar ve o kokular anımsatırsa papatyaların üzüldüğünü ağlayan çiçekler peronunda kalbine damlayan beyazın kızarmasına ne diyeceksin ne diyeceksin al yanakları utangaç karanfilim. |
guzeldi...