PARAMPARÇA SENARYOLAR ARASINDAN...
Tuz buz olmuş hayaller üzerinde,
Düşe kalka ilerlemeye çalışan Paramparça yürekler Öğretmeye çalışır ya hayal kurmayı... Hayatın tek perdelik draması tam da orada başlar. Birileri yüzündendir, Birileri sayesinde, Birileriyle ya da O birileri yokken... Ama isimleri mutlaka geçer o birilerinin. Birisi tam merkezindedir hayatının, Birisi kanayan avuç içlerine atmıştır imzasını, Bir diğeri bir şeyler çalmıştır senden, Birisi çok şeyler eklemiştir. Sanki Bütün senaryo onlara aittir, Beğenmese birisi yırtıp atsa senaryoyu Yahut kestik diye bir ses duyulsa Duracaktır sanki her şey ve zaman Başka bir senaryoya açılacak sonra perde, Dublörsüz oynadığımız senaryoların Acımasız izleri kalacak hep Yarınlarımıza… Sayfalarımıza… Hayatımıza… Güvenle sarılmak istesek birilerine bir vakit Yok oluverecekler birden, Hayallerimizi anlatmaya kalksak Çalıverecek bir diğeri... Güveniyorum sana desem güvenme diyememekten lal olacak dilleri... Uyanmaktan korkacağız sonra, Bir diğer senaryodan kaçarcasına uzaklaşacağız... Korkudan titreyen Hastalıklı bir karakter gibi savrulacağız Oradan oraya… Öyle ki ; Güven müjdeleyen küçük bir teselli ete kemiğe bürünse, Eğilse kulağımıza, Tını kazanmış bir fısıltı oluverse... Yüreğimize serptiği bir avuç su için, Yıllarca sarılacağız ona, Duyulmuş minnetlerin en samimisiyle... |
Sonra bu güzel ve manalı şiiriniz için tebrik ederim.
Auya düşen yılana sarılırmış.İyi niyet böyle melanetlere gebedir işte.
Harika bir başlangıçtı.