Kırdım Kalemimi 1
Kalemimi kırmıştım…
Sana dair, bir daha asla yazmayacaktım Ama yapamadım… Kırdığım kalemimde ki son mürekkep damlaları ile Son defa yazmaya çalışacağım Biliyorsun defalarca adressiz mektuplar gönderdim yüreğine Dört duvar arasında ki küf kokulu gecelerde Yıldızlara ulaşamayan ellerimi, Ardın sıra lal olmuş dilimi, Ağlamaktan kan çanağına dönmüş göz pınarlarımı sorguladım… Her seferinde, zifiri karanlıklarda eli kolu bağlı yalanlarına Rötar yaptı yüreğim, yinede göremedim doğrularını Sayende ezber bozan oldum… Defalarca ezberleyip bozduğum yeminlerin günahına sığındım Bir yenisini ekleyip, özlem duymaktayım doğrularına Dizlerim titrer, ağır bir yükün altına girmiş hamal gibi Yarım bırakıp kalkamam, küf kokuları sinen mektubunun başından Bu anlamsızlığı tarif de edemem… Huzuruna çağırırsın her gün ısrarla, yarı yolda bırakırsın Bense, ısrar ederim hala, tekrar tekrar Kandırıldığım yanlışlarının huzursuz konuğu olmak için Beklemeye koyulurum, umut ederek Zaman ilerler Akrep ile yelkovan arasında, titreyen mum ışığında Geçip giden zamandır, Istırabım büyük anlatamam… Üzüntülerin çilekeş dergahı olmuşum, Kafam karmakarışık, keşmekeşliğin durağı sanki İmkansızlıkları bana bıraktın Küf kokulu dört duvar arasında, yaren ettin. Çaresizliğimi indirdim tozlu laflardan, Tozunu yutkunamam kabıma sığmaz çaresizliğim… Mustafa Karaahmetoğlu 20.05.2013 |