Ziyanlığıma SayŞiirin hikayesini görmek için tıklayın ‘Savaşlardan savaş beğenmene gerek yok
Sana en asil yenilgimi sakladım’ diyeceksin. Bir gün Seninde gecesine ağladığın gündüzlerin olacak Ve dudakların sahipsiz kalacak yaz ortasında
Ziyanlığıma say dedim
Say ki… Yeni yetme bir mazeretim Say ki… Leyla da yoktu iki cihanda Say ki… Usul usul zerk ettim canına Kabulünsem ulu orta bağırsana Hiç mi? dilin anmaz Hiç mi? içinden geçmez Hiç mi? Yalanın yok. Benim için inanılası Hiç/mi yani… Kaç şiirlik vaktim var ki oturup sana şiirler yazayım Üstelik burada beş vakit vefasızlık Hangi vakit vefalı olayım Çok şey bekleme benden üzülürsün dedi. Sonra yağmur evlat edindi de beni Gözyaşı nedir bilmedim Acıyan içim değil merhameti uğurlayan gözlerim Ben hiç merhamet görmedim Zaten burası dört mevsimsiz vicdan Yaklaş! dilini keselim dedi Gözlerinden bildim öldüğümü Sevmek için dile gel/dim Sözlerim ezelden yargılıdır Susmaktan gelmesini bilirim Ölü ağaçların gölgesi olmaz Hükmünü arama içimde bulamazsın dedi Rüzgâr yar bildi beni Estim de geçtim Sen aşkı üstüne alınan Vakti geçti varsayımların Sonrasını kimden medet umarsın Sana bu ahı çektiren ben miyim? Dedi Tabiat susa geldi esmerdi En yeşilinden şiirler seçtim Ben Anka ya inanmam Hiçbir şey külünden doğmaz Bir kez yandın mı insan? Ateş ona dokunmaz dedi Güneş yaktı tenimi Özledim de… Üşümedim Vehimlere düşüyor kalbim bilmiyorsun İnan sen bilmeyi de hiçliyorsun Toprağı ayaklarımdan çekip Dünyayı sırtıma sarıyorsun dedi Evren göz kırptı bana Gök/yüzüne gülümsedim… |