AŞK ve POLEN
Aşk polenli bal gibi, hem acı hem de tatlı
Târifi mümkün değil, yaşanarak bilinir. O öyle bir iksir ki, bir yolunu bularak Yeter ki kalbe girsin, gönlün pası silinir. Âşıklara aşk gerek, onlar istemez ninni Hiçbir zaman sorulmaz, ne soyu ne de sinn’i (*) Dünden beri bu böyle, âşıkların kalbini Ne “ok” ne “neşter” deler, aşk okuyla delinir. Aşka duçâr olanın, elbette yüzü gülmez Aşk meyinden içmişse, bin kez ölse de ölmez İnan ki yaşı/ırkı… Rengi hiç belli olmaz Zaman tamam olmuşsa, birden aşka gelinir? Belki de ruhlar özdeş, sevdâda ona ektir Aşkın bir benzeri yok, bu dünyada o tektir Binmeyi bilen için, o iyi bir binektir Aşka yenik düşmüşsen, elbet yaya kalınır. Âşıklar çile çeker, yok onlara saadet Sevgilinin gözleri, onlar için bir “mâbet” Kalpler birden korlanır, aşk meclisinde âdet Her dem “ooof” çeke çeke, çileyle aşk solunur…!!! 02/02/’13 Hanifi KARA (*) Sinn: Yaş, ömür |