SOLUKLAN DİYORSUN BU ŞEHİRDE
Soluklan diyorsun bu şehirde
Bir kitabın ön yüzünden İstanbul gülümsüyor Fonda siyah beyaz bir kare Tüm kadınların hüznü soluğumdan Sesleniyorum gidişine Biz ki kaybettik gündüzü Sarkık dudaklı bir kederin pörsümüş yüzünde Ellerimiz soluksuz Boğulduk şehrin fotoğraflara düşmezliğinde Sığınaklarımızın toprağına yoğrulmuş nice anlamdı sesin Sen ki aşktın Gözlerin başlatırken sağnak yağmurları Yaşlarımızın çokluğunda kuruduk "Şimdi uzaklardasın" ezgisinden dokuduk gül dalına kanı Bulaştık kalbine Yokluk denen kor kelimenin kederinde yanarken Hiç pişman olmadık Sustu soluğun bilinmez bir gecenin cüceliğinde O gün sonsuzluğa yorulduk Sözden önce soluk göçtü Ve sustuk Sesleniyorum sana tüm kadınlarımla Ki tüm kadınların hüznüdür soluğum Götür beni gittiğin meçhule Saadet Yıldırım Ünal |
Birkaç ay sonra çok kişiler farkına varacak, şiir tadını alacaklar, her yazdığı güne seçilecek işte o zaman en çok payı kendime çıkaracağım.
Şair (yazar) değil ben okuru olarak iddia ediyorum, bu kalem çok ses getirecek.
Soluksuz okudum, takılmadan, tökezlemeden. Su gibi akıp gitti dupduru Türkçesiyle.
Su gibi aziz olsun şairimiz, ne diyeyim.
Tebriklerim saygıyla...