doğaya tercih ederim
Doğaya kaçalım diyenlere şaşıyorum
biraz yeşil görmek için, temiz hava kuş sesleri ve bungalovda seks için haydi doğaya kaçalım diyenlere, çok uzun zaman önce doğadan kaçmış insanı unutanlara... Ve onları gerçek doğanın ortasında bir hafta bırakın akıllarını yitirir hepsi tuvalet kağıdı olmayan çukura yaptıklarında cep telefonlarını, televizyon ve şehrin gürültüsünü isterler. Ben şehirleri severim, sabah trafiğinde egzoz dumanıyla zehirlenmeyi beni önemsemeden yanımdan geçen insanları ve kaldırımları beş dakika geç kaldığı için cinayet işleyebilecek kadar telaşlı insanlar arasında olmayı severim inanın ormandan daha tehlikelidir şehirler hamamböceği doğada ne kadar başarılıysa insanda doğada aynıdır bu yüzden binalara ihtiyaç duyar çöp kovasına, nemli karanlık odalara kanalizasyona banyoda kirli küvete bayat yiyeceklere barda oturup soğuk bira içmeye kumar masasına yatırılmış hayatını geri kazanmak için ilahi yada başka bir şeylerin peşinden gitmeye ve şehirli kadınlar yürür vitrin camına düşen kendi kıçlarına bakarak o kadınları vitrine koymak istediğinizde bundan hoşlanmaz hiçbiri yo göstermek istemediklerinden değil kısıtlı bir alanda bunu yapmayı tercih etmedikleri için… Ben şehirleri severim, doğası gereği kendiyle sorunu olan herkes gibi intiharla çözemediğinden şiire dönüşenlerin yaşadığı, zehirli, acımasız, çıldırmış, sarhoş, melankolik şehirleri... |