El-vedaBir dumandın içimde, hep yandın Vazgeçemem sandın, Gözümde tüten yâr gibiydin, İçimde efkâr gibiydin, Başımda kar gibiydin, Yarama yarar gibiydin, Bir keramet var gibiydin. Ama; Cehennemin dibiydin… Canına yandığım, Usandığım, Nefesimin isi, elimin pisi, İhanetin en sinsisi, Efkâr dağlarımın sisi, Dost sandığım. Sislerin arasında, sansardan da beterdin, Keyfine kandığım. Dolaşsan da beynimin kıvrımlarında İçimde geberdin... Yalnızlığımın kaba sızısı, Çirkinliğimin kâkülü, Aczimin kuru gölü, Nefretimin kıyılarında dolaşan bir ittin, Şeytanın kısır dölü, Kovdum seni kapımdan, Defoldun gittin... Her geçen gün içimde boşluğun, Dağ dağ büyürde, dağları sarmak ister, Yıldızlara varmak ister, Göğsüne vurmak ister, Yâr gibi sarmak ister seni, İnkârı yok bu hoşluğun... Tütünün hası, Rakının havası, Derdimin cilası Tadı olmasa da hayatın, Sarhoşluğun tadına, Sen olmadan varmak ister, Dokunur gibi bir kadına... Hep zulamdaydın, Hep yanımda yanmaya hazır bir fitil. Ben emrine amadeydim, Sen göğsümü kurşunlayan katil. Ölüm fermanımın boş kâğıdı, Yetim yanımın ağıdı, Dirar’ın tağudu..! Durulup uslanmam, coşarım artık, Dört yana taşarım artık, Gece gündüz koşar, Hayatı yaşarım artık, Senden kurtuldum ya; Gerisi vız gelir artık... Erol URAZ 08.01.2013 Eskişehir |
Bir dumandın içimde, hep yandın
Vazgeçemem sandın,
Gözümde tüten yâr gibiydin,
İçimde efkâr gibiydin,
Başımda kar gibiydin,
Yarama yarar gibiydin,
Bir keramet var gibiydin.
Ama;
Cehennemin dibiydin…
Canına yandığım,
Usandığım,
Nefesimin isi, elimin pisi,
İhanetin en sinsisi,
Efkâr dağlarımın sisi,
Dost sandığım.
Sislerin arasında, sansardan da beterdin,
Keyfine kandığım.
Dolaşsan da beynimin kıvrımlarında
İçimde geberdin...
Yalnızlığımın kaba sızısı,
Çirkinliğimin kâkülü,
Aczimin kuru gölü,
Nefretimin kıyılarında dolaşan bir ittin,
Şeytanın kısır dölü,
Kovdum seni kapımdan,
Defoldun gittin...
Her geçen gün içimde boşluğun,
Dağ dağ büyürde, dağları sarmak ister,
Yıldızlara varmak ister,
Göğsüne vurmak ister,
Yâr gibi sarmak ister seni,
İnkârı yok bu hoşluğun...
Tütünün hası,
Rakının havası,
Derdimin cilası
Tadı olmasa da hayatın,
Sarhoşluğun tadına,
Sen olmadan varmak ister,
Dokunur gibi bir kadına...
Hep zulamdaydın,
Hep yanımda yanmaya hazır bir fitil.
Ben emrine amadeydim,
Sen göğsümü kurşunlayan katil.
Ölüm fermanımın boş kâğıdı,
Yetim yanımın ağıdı,
Dirar’ın tağudu..!
Durulup uslanmam, coşarım artık,
Dört yana taşarım artık,
Gece gündüz koşar,
Hayatı yaşarım artık,
Senden kurtuldum ya;
Gerisi vız gelir,
Karıyı bile boşarım artık...
Erol URAZ 08.01.2013 Eskişehir
Hemşehrim çok dertli sitem dolu dizelerdi, eskiden biz böyle şiirlere inkisar dizeleri derdik.Hak etmişler demek ki, değerli kalemini kutluyorum.Mübarek kandilini de kutluyorum.Puanım tam.