Kanatlarını Açtım Güya
-
kanatlarını açtım güya renk doğru istenilen arzudan belki de geçip kapısında yağlanışların üzüntü mumları açık makineler insanlar ve yanlış yerde kullanılmış hayatlar tekmeliyor içimde karıncalanmış görüntümü yolu uzatırken anneannemin perdesine asılmış üç garip kelepçe ve koku kelebek örtüsü dünya suçlusu garip aklım. farkındasındır belki geciken döl sayışmayla sağdan sola sinyâl sokak lambaları artık yalnızlık belirtileri üç gece nöbet tutabilirim ancak ellerinde bir askerin matarasında ne olabilir ıssızlık dışında? sesinde bir martı ovuşturulmuş deniz dalgalı bakış ve nakkaş kedi yalıyor yalıyor paslanmış ruhların gövdelerini bildiğim bütün kadınları çeviriyorum göğe deliklerinden tutup tutup çevirip tanrı çıkıyor: alo! bittin sen sevişme katlı ve katli aşk belki bir suyu geçmek kendi ölü kan’mca ki hareketsiz bir ıslık ufkun kakalayışı şarkıları insana sorunlarımız bunlar açın tarih kitaplarını ne yazmıyorsa doğruları aklım ondadır girip çıkan girip çıkan girip çıkan şeytanın tanınmaz ekose yüzü fulu iç kemirilmiş çekik sesleri çekiç kekresi devlet boyalı manzara seninle uykuda müebbet isterim kendi üstünüze alınasınız diye yazıldı şiir kendi üstünüzden atılasınız diye bu atlas kem küm ve piç filler marmara’da çaylak bir gecekondu ağrısı içimden kaçırdığım insanlar kime saklanıp yasakladılar kara ağıtlarımı? olması gereken değil ölmesi gereken hiç olduğu ândadır insan yazgısını suya düşürmüştür yargısı gelince burada bulunur eski gömütlerim çocukların şekerleri erimesin apoletler bayrak değil kırmızı kurdele ama sen tut göndere çek yüzünü, inanırım topraktan yüce! Payanda |