Rüyamda
"Parmak uçlarından bir kelebek uçar göğe doğru rengarenk
Kalbimin ortasına konar solmadan... Uzun muydu ömrü kelebeğin kuzgunlara inat Ve mesafeler katederken kırlangıçlara inat..." Birkaç hayal perdelenir gözlerimin önünde; Bazen kızıl kumlar üstünde yükselen bir balon Ve çocukluğumdaki gibi seslenmek baloncu amcaya... Bazen yıldızları seyretmek o’nunla bambaşka bir ülkenin paris havasında... Bir aşk; Taşları özenle dizilmiş italyan kaldırımlarında Fransız kalabilmek o’ndan başka tüm dişilere... Bir gülüş; Camların ardından bile hayranlıkla seyrettiğim, Öyle güzel ki tüm şarkılar ondan esinlenmiş gibi... Bazı sözler var dı; "Kendine iyi bak" derken bakmaktı o’na endişeyle Dünyanın en masum varlığıydı gözümde... Bazen hayrolsun deyip sabaha uyanıp Bakardım beni hayata bağlayan şeylere İçten bir selam mı vardı, Yoksa o günüm aydınlanmış mıydı bir gülücükle Kıpkızıl güneşe rağmen... Bir kaç hikaye vardı dillendikçe canlar acıtan... Kaderdi acıyı acıyla bileyen Yine kader olacaktı acıyı tatlıya bağlayan... Öyle tatlıydı ki Kaderim olabilir miydi? Bir isim vardı; Manasız tüm şeylerin anlamlanmasıydı sanki Adımın anlamıydı uğruna kurban olunan Adıydı, çölerde umudu yeşerten... Başka isim aramamalıydı isminde Sadece o vardı adında ve söylediğim tüm kelimelerde.... Aslında... Bir "O" vardı; Başka kimse yoktu... İsmail ALTIN |
çağırıyor ruhumu
sen varya sen:)
sevgim ile
lamour