DevinimŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Şiirsiz Kadın - 2
Çiçekler açmıştı yüreğimin katı sarsıntıları arasında
Sen ay ışığıydın gece yürüyen gölgelerin adımlarına Gözlerin dalgası denizlerin yüzüme çarpan Ellerin yapraklarını dökmüş gül ağacı Saçların sarmaşık bezeli simsiyah duvarı O sensizliği, sessizliği Kalbime iliştiren kaderimin Ömür geçer gider, Güneş devinir durur Bazen kızıl, bazen sarı, bazen beyaz Sen sonsuzluğu taşırken bakışlarında Ben beyhude çabasındayım sevmenin Nefesini tutarım o yılgın kaderimin Gece olur, yıldızlar kayar, Ay doğar yeniden Türkülerini getirir rüzgar Kaf Dağından Üşüyen yanaklarından süzülen yaşlar En saf halidir pırlantanın Bir sessizlik, sensizlik, sevgisizlik Ey kalbimin patlayan çeperinden, kanlar fışkırtan gece Batır Ay’ı dalgalı ufuklarda Çarpsın yıldızlar kurumuş çöl şafaklarına Ruhumdaki heyulayı bitiren sendin Şimdi Yünden sırınmış yorganlar altında uyanır Yorgun, yorulmuş ruhun Ey bir ülkenin başkentli insanlarına benzeyen Soğukça bir memur havasında Boynuna dolanmış anne işlemesi atkısıyla Saçlarını rüzgarlara salan sevgili Ey dilini bilmediğim ülkelerin Hiç duymadığım seslerinden şarkılar söyleyen Şarkılar söyleyip de başka herkese dinleten Başka herkese nefes olan, can veren sevgili Gün gelir, o meyveler çürür, ağaçlar kurur, karanfiller solar Yer oynar yerinden, dağlar çoğalır baktığın yerlerde, gök çoraklaşır gözlerim gibi Simsiyah yağmurlar yağar ak bulutlar arasından Denizler kabarır ve Ölür her şey Şimdi sen altında kalıyorsun şiirsizliğin Büyüyor yalanın ve riyanın bronz tacı Bahçenin duvarları çatlıyor Aşkın ve hicranın ela gözlü kadını İsmail Altın |