LACİVERT KOKANIM OL
LACİVERT KOKANIM OL
Lacivert görkemlerde, devrilmez hokka gibi Umman umman tek senim; yeter ki sevgimle dol Bu yaşam sayfasında; bir Rapido misali Sonsuza dek beni yaz, aşkınla divanım ol Rıhtımdan bakma öyle, aşk çığlığında sevda Dudaklarda suskun al, şafak şafak pusuda Gecenin gizeminde; ay salınmakta suda Kayıkta kürek sesi susarken civanım ol. Gözlerin buğularda buz mavisi bir gülle Acımsı gülüşlerle, bilmeceli bir dille Hırpalama sevgiyi, saranım ol dört elle Gülistan sarayımda hilafsız sultanım ol. Ben laciverte taktım; bunu anla civanım Buz mavisi dansında hasada ermez canım Sana ölecek kadar; senle atarken kanım Savrulan başaklarda sorgusuz furkanım ol. Düşlesene bu aşkın simsiyah bulutunu Yağmurlar boşaldıkça toprağın umudunu Bahar cemrelerinin parlayan yakutunu Ömrüme adayarak, süsleyen mekânım ol. Güneşe varmak gibi galaksilerde sevdam Gece düşsel günahım, gündüz ışıyan dünyam Bende güneş gülleri; sende öldüren endam Dolanalım uzayda ebedi serkanım ol. Sahilde adımların bırakmaz ki peşimi Şeytanminareleri iletir hep sesini Deniz kabuklarından kolyenin bir eşini Boynuma geçirirken busenle yakanım ol. Aşk denen bilmeceyi dağıtalım rüzgâra Bahar yangınlarında ovalara, kırlara Papatya kokusunda en derin aşkı ara Sevda çiçekleriyle başa taç takanım ol.. Akdeniz sularında Rum Taşı’nın dibinde Afrodit gibi doğdum köpük köpük sevginle Balıklar eşliğinde ettiğimiz yeminle Coşkulu dalgalarda” Lacivert Kokanım” ol. Gülşen narında bülbül, aşk şarkıları söyler Pervane tutkusunda; bir tek yanmayı yeğler Seven sevilen herkes sevdayla gönlün eyler Ne bülbül ne pervane, aşkı şakıyanım ol Gülşen Şenderin |