4.17 DE SAATLERİ SUSTURAN DEPREM
4.17 DE SAATLERİ SUSTURAN DEPREM
6 Şubat Sabahı vurdu deprem, her taraf enkaz yeri Çaresizliği anlatır, göçükler, yıkımlar, karanlıklar Devasa iki deprem dokuz saat arayla, zor tasviri Binlerce ölü, yaralı, göçükte canların feryatları Kahramanmaraş Depremi; on bir ilde yaşamlar karardı. Enkaz çöküntüleri, kurtulmayı bekleyenlerle dolu Yastayız, dayanıklılık, el birliğiyle birleşme günü İyi haber bekleyişi, sancılı, yaşamın yokuşunda Yaşamak adına zamanla yarış, kaybetmeden gücünü Her şeyi sorgulayan ey gizil güçler, çaresizlik ateşinde Hiçe varan medeniyetleri; var mı yaşatmanın yolu? Ateş düştüğü yeri değil, tüm Türkiye’yi yaktı ateş Gün gibi, hiçbir hatayı affetmeyen doğanın isyanı Kolon, kiriş, eksik malzemeli yapılar, dondurdu kanı Bir kristal küre gibi, un ufak olup, parçalandı güneş Değdi sıcak tenlere buzdağları, yüreklerde pürtelaş Kimse ölmek istemez ki toprağında, toprağın altında… Çığlık atar bir geyik, ağıt yakar olanların ardından Beş yüz yılın öfkesini boşaltır, deprem denen fay hattı. Halkımız tek yürek olurken, birçok ülke manevi, maddi Dayanışma içinde; düşlenen seherlerden, şehirlerden, Kültürel tarihimizi, yeni baştan kazandırma vakti! Yansa da kavrulsa da yürekler, kurtulmak var bu yangından. Çağın felaketi, korkunç yıkıntılar, çocuklar, kadınlar Ölenlerin hiçbir suçu yok ki, tuzaklarla dolu toprak Tevekkülün ötesi mi bu çöküntüler, kayıplar, canlar Depremzedeler teselli bulur mu, söyleyin en üst başlar! Yardımlaşmalar, dayanışmalar; yeniden güneş doğacak Her gün doğuşunda hep o ürkü, gözlerde beliren yaşalar… Hatay yerle bir olmuş, asırlık Habibi Neccar Camisi Viran olmuş Malatya, hasar görmüş Gaziantep Kalesi Yıkılan nice tarihi yapılar, dağılan kentler, köyler. Telef olan hayvanlar, tarım alanları, bahçeler, bağlar İsimsiz çocuklar, bulunamayan canlar… Bir ruh depremi Kuzey Kıbrıs, voleybol takımına, düşen amansız yazgı… Yanlış zeminde, eksik malzemeyle, kayırmacı sistemle Hızla dikine yükselen, yanıltan, gösterişli binalar Hiç yıkılmaması gereken hastaneler ve de okullar… Affedilmez imar barışı; ‘devletin akıl tutulması’ Diyenlere isyanla, doğruyu gösterenlere sitemle Baş kaldırmak mı yoksa bu felaketin ağır faturası…. Dünde doğaya aykırı yapılan hatalar, bir ders olsun Yarınlara maya olsun, koku yayan bu çaresiz toprak Analığından utandı, bilimsiz karanlığa ağlarken Suçluyuz hepimiz, sormadan, sorgulamadan direnmeden Yalanlı dolanlı güçleri seyrettik, bu nasıl bir düzen! Ahlakın, bilimin ışığında artık saatler susmasın… Değişsin yasalar, ruhlar değişsin, doğrunun adı konsun Coğrafya kaderken çok, keder olmasın; evrensel yasalar Yaşam hakkı hepimizin, her şey bir mucize, yüce insan. Kederlere örtü ettik biz umutlarımızı, fedakâr Hoşgörülü gönüllerin, ortak kültürlerin ışığında Çadır ve konteyner kentlerde, sabırla ömrü dokumak var! … Kahramanmaraş, Malatya, Şanlıurfa, Gaziantep, Hatay Adıyaman, Kilis, Osmaniye, Diyarbakır ve Adana Elâzığ, sanki zulmün adresi, yerkürenin tuzağına Kapılıp; yitik canlar, mal mülk, maddi ve manevi kayıplar Uslardan silinmez elbet, yaşama zorluğu, yapılanma Çağlardan süregelen kültürü koruyup zoru başarma… Asırlar boyu kendini zengin kültürle beslemiş şehir Depremin en çok sana kastı varmış, her yeri kutsal Hatay Atatürk’ün şahsi davası, öz sevdası sınırdaki ay. On üç medeniyete tanıklık eden verimli topraklar Musa Dağı, Musa Ağacı, bir arada ezanlar, çanlar Yenilmezlikle, kültürüyle yeniden kurulacak HATAY, Yeniden güneş doğacak, yeniden günaydınlar akacak Sevgi kuşu kanat çırparken maviliğe, yeniden yaşam Depremin hüznü sessizde, umut tohumları ekilecek Döngü çağların anahtarı, meşaleler yol gösterici Yarına birer öğreti, ruh ve beden protez ağrıları! Zamanı dinle! Beş yüz yıl sonraya düşecek o zamanı… Gülşen Şenderin |
Kalemine,yüreğine sağlık.
Bu zor dönemide atlatacağız İnşallah.
Can-ı Gönülden,
Tebrik ederim
Selâmlar.
Sevgiler.