Gitme...!
Gitme...!
Gidersen ben naparım diye hiç aklına geldimi ? Gitme sen kal bir kaç sevmelik daha bende... Hem sen gidersen, evi dağıtırım,mutfakta yemekte yapamam, yapsamda etrafı bulaşık götürür... Gitme.! Elbiselerimi ütülerken yakarım, çoraplarımın tekini bile bulamam, televizyonun karşısında pinekler uyuyakalırım... Kim uyandıracak sabahları bir buseyle dudaklarımı? Yastıgı suratımın orta yerine kim bastırıp ’’Kalk artık uykucum’’ der,hiç düşünemedinmi ? Kahvaltıda yapmam,bilirsin yumurtayı rafadan severim... Ya ayarını tutturamazsam ? Ya tam pişerse ? Gitme sen iyisimi .! Faturaları yatırmayı unutup,karanlıkta kalırsam .... Korkarım bilirsin karanlıktan da... Ya ya hasta olursam ? Yine kalp ağrılarım azarsa... Kim verecek dil altı haplarımı bir bardak suyla ? Gitme sen kal bir kaç yüzyıl daha ne olur...! Sen gidersen pek olmayan keyfim de kaçar, suskunluga bürünürüm... Zaten bi senle konuşurum ,dilim bir sana çözülür... Gitme...! Daha gitmeden bak seni özlediğim çok belli... Yüzlerce metre uzaktaki insanlar bile anlayabilirken seni özlediğimi, aklımı özlemlerinle neden doldurduğumuda anlamakta zorluyorum bünyemi... Özledim seni, daha gitme’den... Kal biraz daha, parfümünün kokusu henüz gitmemişken burnumun ince sızısından, parmak aralarımda saç tellerin kalmış iken, Gitme... Özledim... Yorgun olduğum zamanlarda bile, senle uğraşmayı,seni kızdırmayı, küfretmeni bile özledim... Sırf başımı dizlerine koymak için ne denli sırnaştığımı bilirsin, dizlerinde saçımı okşamanı özledim, kulagımdan tutup canımı yakana dek asılmanı, ve sonra eğilip kulağıma o sözü sessizce bir çırpıda söylemeni... Kısacası gitme, ve özledim... |