Son Ufuk
Sevmek ve sevilmekten gaye O’ymuş meger,
Iç içe aşk ve hicran; Seven gönül tipki bir buhurdanlik gibi tüter, Aşk ateşiyle her ân, Uzat elini Ey Dost rûhum sevgine muhtaç! Sensin derdime derman! Hasretle yananlara vuslat yollarını aç! Kalksın hicap aradan! Kahr u lütfun gönlümde her zaman bir nevbahâr, Canım yoluna kurban! Her yerde ağın âşikâr, rûhum sana şikâr... Olsun katlime ferman! Gerçi cürmüm çok ama, gönlüm müptelâ Sana; Ben bir muhtâc-ı ihsan... İnayetinle tut kalbimi kendinden yana! Ey gönlümü Yaratan! Nefsim mavi, mor, pembe renklerle geceliyor, Her halim Sana ayân... Ve duygularım her zaman Sen’i heceliyor, Yoktur ilmine pinhân... Görsem şayet görecegimi aklim dagilir, Işigin mâh-i tâbân... Hülyalarim rengini hep ufuktan alir, Çaglar ruhumda ziyân. Hep kara yalnizlik soluklar Sensiz sîneler, Hicranla yanar vicdan... Nûrunun lem’asına cihan verilse değer, Işığın bize bürhan... Seninle güneş gibi doğar hayatın sonu, Damlalar olur ummân... Duyar ancak ufuk ötesi yaşayanlar bunu, Bu ne büyük bir irfan! |