EMEKÇİ
Yola düşer daha güneş doğmadan
İçinden kadere kızar emekçi Tatlı uykulara daha doymadan Günü o saatte yazar emekçi. Sabahın ayazı içine işler Gelmedik kalmadı başına işler. Bu düzenin çarkı onunla işler Dirense dişliyi bozar emekçi. Dükkanların vitrinlerine bakar O ürettiği mal elini yakar İsyan kafasına çakar da çakar Ömür bitti azar azar emekçi. Gün biter tam da güç biteceği an Evdekiler bekler onu an be an Daha orta yerden sofra kalkmadan Oturduğu yerde sızar emekçi. Hayat bir resimmiş öyle dediler Ondan çalınanı onsuz yediler Dünyada başka bir renk görmediler Resmi kara kalem çizer emekçi. Birisi temizler elin pisini Biri siler elindeki pasını Hayattayken yaşar ölüm yasını Ağlar mezarını kazar emekçi. |