ADI ; 2159Eski toprakların adıydı Hani, O yokluktaki, doyumsuzluğun tadıydı.. 21.59 yanardı. Karşı köşkün, mutfak lambası Yağız delikanlının kaçamak bakışları, Gözgöze gelmenin heyecanı Hep bu saatlerde başlardı Menekşeler dizili balkonlardaki, Yemek sonrası, çayların keyfi. Beyoğlu nda yere mendil düşürmeler İşveli göz süzmeleri İstanbul beyfendilerinin, kayık sefası Körfez deki, üç beş sürmeli dilber Kordon boyu payton gezileri. 2159 du, destansı aşkların tadı Tek solukta okunurdu, Parfüm kokulu aşk nameleri Eylül akşamlarında, Yıldızların solgun havası 21.59 du, eski günlerin adı. Havuz kenarında yaşanırdı, Yemekte buluşmaların vakti Nisan yağmurundaki, toprağın kokusu Ne güzeldi, eski akşamların tadı. Hep 21.59 da başlardı, Lambalı radyolardaki, ajansların saati Türk Sanat Müziği, fasıl eğlenceleri 21.59 du, siyah beyaz Türk Filmleri En tatlı yerinde son bulur, Her defasında, arkası yarına ertelenirdi, Sobanın etrafında çıtır çıtır yanan Ne güzel günlerdi Portakal kabuğunun yanık kokusu Yemişlerin taze tadıydı, Tavanda yanan ateşin kızıllığı Gecesi ayrı, gündüzü ayrı güzeldi 2159 du, Eski toprakların manevi tadıydı.. Sonra ilkokul numaram oldu, Zayıf notlarımdan suçlu bilirdim, onu Uğursuz dediğim, Diplomamı aldığımda, söküp attığım Pişman olupda, çöpten geri aldığım 2159 du, Adını verdiğim şiirimdi Hüzünden arındırdığım Taze harflerime, umutlar giydirdiğim Bahtına dilekler dilediğimdi. Geç farketmiştim İki büklüm, birazda Kırık dökük demir çatılı Bakkalın giriş duvarında, yazılı duruyordu 2159, du,, Karşıdaki çıkmaz sokağın adı Telefon numaramın son rakamı Posta kutusunun, değişmeyen adresi O gün bugündür, dolandı dilime Meslek gereği, 21.59 mesai bitimi Eve dönüş saatimdi, Her defasında karşıma çıkıyordu Yüreğimin atışlarında, çarpıyordu Eriyen kar tanesi gibi Tamda dilimin ucundaydı Belki de vardı, bir hikmeti Araba plakası gibi görünüyordu Oysa, hiç alakası yoktu. Adı ; 2159 du, Eski toprakların huzurlu tadıydı... DİCLE AYYILDIZ |