geceye yazıyorum...
Karanlığın içinde büyürken sade ve durağanligim,
bir boşluktan diğerine takılıyorum ansızın. Sen bilmezsin nasıl bir sevdanın mağduru olduğumu,ölüme yürümenin anlamsızlığını. eksik manalara sayfalarca kanadı kırık hikayeler yazmanın, bir tebessüm gölgesinde yaşamanın biraz da günah işlemenin belki, içimde büyüttüğü masum yüzlü sancıyı bilmezsin. Vazgeçmek nedir bilmezsİn..! Vazgeçmek sen’den. Benden vazgeçmek,kendimden,bütün benliğimden.. Katletmeye çalıştığım kimsesizliğimden vazgeçmek... Tüm ezilmişliklerin oruç yerinde,saplanıp kalmak bilinçsizliğe, daha başlamadan mağlup olduğum yaşam savaşına beyaz bayrak sallamak, yenilgiyle birlikte kabul etmek sensizliğide.. Kan kırmızısı gecelerde adını çağırırken kollarıma, kaybetmelerin uğraği olmuş beyaz zindanlarda köşeme çekilip bakakalmak saatlere... Zor değildi sana göre... Can uçar tenden,ruh uzaklaşır bedenden... Vakitsiz sancılara sürüklenmenin yanında,yolun sonuna gelmek eski şarkıları mırıldanarak düşmek mis kokulu toprağa ne kolaydı. Uyumak uyanmak sonsuzluğa,ömründe yaşadığın en tatlı bahardı... Bana gelince tecrübe isterdi nefes almak.. Öyleyse sözlerinden yüreğime uzanan bu içsel yolculukta ihtiyacım olan,kendimi kandırmaya yetecek miktarda sabırdı.. Bitti’lerle dinlenip belki’lerle kalktığım nefes aralarında cigerlerime doluyor çürük umut kokusu.. Ve yine kalbimi ortadan ikiye çöken yalnızlık tortusu,içimde yanan bir yürekle bir ömrü söndürdügüm kara sevda kuyusu bir yana dursun, anlıyorum artık.., çok zor bir imtihandı... Yüreğim ağır sınandı... imkan/sızım EliF TopaL |