Tuhaflık
Bir yüzü karanlık, birisi aydın,
Tek gözün tekliğe, bakışı tuhaf. Yanlış hesaplarla tutulan kaydın, Dikine yukarı, akışı tuhaf. Yaratan aşkına edilse yemin, Kul nasıl olacak, bu anttan emin, Dopingli güreşir, kaygandır zemin, Kalleşin çelmeyi, takışı tuhaf. Gerek kâr ederek, gerek zararla, Çok gönül kırarak, fevri kararla, Düşmanı kesilip, bir dost ararla, Er meydanı yerden, kaçışı tuhaf. Bir baş azalara, verirken emir, Nasıl diyebilir? Sen seni kemir, Hak hukuk adına sorsak bu nedir? Cevabı ortaya, saçışı tuhaf. Saygı mı, kaygımı? Tavır belirsiz, Kaç yolcu bu handan gitti, gelirsiz? Sanki tımarhane, çıldır, delir-siz, İnsanlara yafta, takışı tuhaf. Biraz arif olan, insanı germez, Hiç kimse ekmeden, bir ürün dermez, Havası buz gibi, serinlik vermez, Dumansız ateşle yakışı tuhaf. Konusu edilen, bahsimiz insan, Nasıl diyebilir? Zulmüne ihsan, Dili başka bir dil, kesesi şişman, İyiliği başa, kakışı tuhaf. Yaralıya sıklet veren yarlığın, Ne faydası var ki, keyfi darlığın? Bukalemun gibi olan varlığın, Modeli, motifi, nakışı tuhaf. 28.01.2012…Mustafa Yaralı |