mevsim bahardır yer dünyanın ortası uluorta cirit atıyordur hâlâ havada ’yaşasın tapınak şövalyeleri’ ezgileri kalp nasır tanımaz derece rutin melankolinin kol gezdiği omuz, yerindedir henüz yaşam güzel debdebe şatafatın üst katında konak haldedir sekizinci harika düşmemiştir daha ahvâle bir rüzgârın kasırgaya dönmeden az evvelki halidir!
mevsim ilkbahardır ve tüm şarkılar ezbere bilindik vakit umurunda değildir sol yanında ılıman bir gençlik afiyet soğuk suda saklı buz rakıdan demliktir ’iyi’ ile ’fena değil’ arasıdır ülkeler arası ilişkiler lastik tanımamıştır henüz kar tipi suratlar işte aşk, izlerinin silindiği yere kadar! bilinen tüm rüzgârlar ege giyimlidir omuzlarda, bana ne! rumuzlu çoktan seçmeli ve bir giderse ikisi gelir vizeli üç numaralı hercâi apolet!
mevsim ikinci bahardır ve o palazdan sonraki evredir kalın pervazları körelmiştir artık şansın kader ise, ezilmekten yıpranmış bir tekbaşınalık f tipi bir firarın vardır ihtimal ve bir veranda türküsü gibi üşüşür yüreğe ağır sayhalı hesapsız cemreler tünemiştir canına berbat ile felâket arası tümcelerin olur ya, bir gül dalında asılarak ’senin için yaşadım kendim için ölüyorum’lar ya da ’hata yoktur, üstü gönülden bırakılmıştır’ kodamanlıklar hakimdir camlarda gerisi, arabesk bir palyaço nasıl olursadır aklında, ölümle yaşam hep aynı zarftadır -onsuz asla ölünmez- ve bir atın vuruluşu gibidir hayatın ölmek için önce bir yerinin kırılması şarttır!
-a.r.a..b.e!.s.k-
mevsim ikinci ilkbahardır! yer cehenneme ramak var sökün halde şakî bir bilinmezlik ve havanperest bir ruh hâli teşkildir ki; içerdeki kalabalık isyanla
sonrası; sudokunun tam tersi unutmadığın bir isimle çözülen basit bir rok hamlesi gibi bir yokluk hikâyesi nasıl düşerse bir şiire öyledir
bir vardır ve bir...den kaybolmuştur! sonrası trans halde doymamış sayha avuntusudur!
en kötüsü de bunca monarşiye rağmen ’biraz da pasta yesinler’ diyen tek kişi bile yoktur!
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Üç Bahar Senfonisi / Arabesk Yergi şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Üç Bahar Senfonisi / Arabesk Yergi şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
ve mevsimler üçe ayrılır.....................................................ve üçe ayrılır mevsimler
güzel kadın....................................................................güzel bakan bir çift göz ve buğulu bir ses az şarap.......................................................................biraz kızıl biraz şeffaf bir kadehte dalgalanan ışık sarhoşluk!.....................................................................yedinci mevsimin içinden geçen, kokulu topraktan süzülen, beyaz papatya senfonisi...
Tebrik az gelir.Lâl olmak her zaman çok şey anlatır...
Bana kalirsa siirin eskiyasisin sen, havaya savrulan kursunlar gibi geliyor dizeler ardi ardina...ve ben okudukca hayranlik ve hayret icinde kaliyorum yine öyle oldu, daha önce de söylemistim kelime hazinen öyle zengin ki bunu cok kiskaniyorum**** bir yeri kirilmadan ölmeyen atlar kadar ege kokulu rüzgarlar büyüledi beni... ama son dizeler hani olmaz ki böyle de yazilmaz ki dedim... o güzelliklerin seni cakir keyif yaptigi mevsimler hic eksilmesin ne kaleminden ne de yüreginden...
:)))))) oyyy değerli arkadaşım vallahi eşkiyalik bile şereftir bana şiir üzerine giyersem ::) çok hoştu izleminin ve bir o kadar objektif. senin yüreğin o kadar zengin ki Yıldız onun yanında benim kelimeler harami semeri gibi kalır...
içindeki hayat sevinci her dem bâki kalsın umuduyla hürmetler
Mevsim öncesi hazirlik gibi, yagmur öncesi semsiyeyi bir ihtimal niyetine yanina alan temkinli eller gibi biraz ürkek biraz titrek ve usulca gelmek lazim sayfaya. ...
Az bir gücüm var, mecalsizim inanin siiri yorumlamaya, birkac cümlede aklimin ucundan gecen ilkleri siralamak istedim siir adina.
Okumak her daim sayfayi, kazanc, bilgi ve ayricalik...
Huzur saciyor siir sonbahar sonrasi bir ikinci bahara...
Ah ne desem de sönse o içindeki ateş arkadaşım. biliyorum yaşadıklarını ama Allah sana da sabır verecek muhakkak . ama unut demem ki unutulmaz o acı. ama en iyisi iyilikleriyle yad etmek.
ve şiir adına söylediklerin ise büyük bir kıvanç ben gibi bir karalamacı,
şiir adına şamar yemeyi bile kar sayarak bu işe tutuşan ben için ...
napacez o vakit, bizde para da tınna hay Allah en iyisi belim bükülürkene hissedersem Yukarı Tekke' den atayım kendimi (Sivas' ta bi mezarlık, dehşet de bi uçurumu var, tez gitmek isteyenlere birebir.)
hade o nasıl olacakmış? ajda pekkan şu anda sağ böbreğinin derisini sol yanağında kullanıyor :))) koptummmmmmm vallah ve ada en az 20 bin ttl harcıyor da ancak öyle çarşı ekmeği gibi duruyor :))))))))))
:) hıhım, ince bi ayar var ikisi arasında. zaten çok akıllılar değil mi osnunda delirenler. ah akıl ah, olsa iyi, olmasa iyi. değişik bi durum vallahi.
:))) haklısınız vallah arada delirmek de lazım. ki gerçek akıl o vakit çıkarmış hani ondan derlermiş ''bir deli ile bir dâhi arasında bir mertek dururmuş''
Bu nasıl bir şiir, o nasıl bir finaldi sevgili Serhat...
TEbrikler...