ürperişim umutlarıma yansırseni toynaklarının kıvılcımıyla ellerin yordamıyla kavradığımdan beri bağdaş kurdum eteklerinin dibine erguvanlar uğulduyor âsude halinle demleniyorum ne görüyor ne duyuyorsun sesimi züleyha gibi: saçlarını uzat usulca serviden sızan su misali kuyulara dudaklarıma değmeli tel tel yeniden meşk etmeliyim çözülürken saçların ellerimde yusuf gibi: bir kere daha başlıyorum cıvıltısı kıpkızıl yansırken güneşin düşlerini öperken göz süzmelerim günün en mavisine mor bulutlar devrildi bu uzlet sabahında can verebilmeliyim bilmeli kalbin aynası yaşama dair kılavuzumsun sineme elif çekerim söğütte büyürüm varlığınla su yokluğunla ateşsin dallarına ateşli karanlıkta bıraktılar bütün kor sözlerimi boğuluyor rüzgârın çığlığında kanatarak büyüyor yapraklar gökkuşağım sendin seninde örtüldü önün sevdamı çaldılar artık nihâl’e akar giderim kalem yontulur bakışlarında kan verir gözlerin ayrılığın adıyla yüzleşir yağmalanır fâni duygular öz diliyle haykırırsın aşkı kalbini emerken hüzün boşalırken damarların gidişime zevalsin budur acın denize tiryaki aşkım dalgasına tutulurum sen rüzgâra dönüşürsün beni suyun altında devşirir bağrına basar hüzzam selâ kuyular eksilir hayatından züleyhanın ağladığı gibi yusufa sen biraz züleyhasın hülyasına kapanmış ben biraz yusuf. kuyulara atılmış |
dalgasına tutulurum
sen rüzgâra dönüşürsün
beni suyun altında devşirir
bağrına basar hüzzam selâ
kuyular eksilir hayatından
züleyhanın ağladığı gibi yusufa
sen biraz züleyhasın hülyasına kapanmış
ben biraz yusuf. kuyulara atılmış
Tebrkler.Saygılarımla...