Hey Gidi Güzelim Sevda, Sen İnsanı Melankoli Vatandaşı Yaparsın (ll)
Çünkü O’nsuz hiç kimsenin dilini anlamıyorum Mahşer günü öncesi bir yerde kendimleyim Yüreğim: Toparlan! Kıyamet! İkna olursa, alır başımı giderim bilmediğin yerlere kadar
Kulaklarımda şemsin tecrübelerinin küpesi Sefer tasımda aşka biriktirdiğim umutlar Acıktıkça bir lokma bandım Düşüme sevda yerine koyacak bir meleke bulabilseydim, aşkın yüzüne bakmazdım
Evren doğumlu... Aşk nedir? Nerde yaşar, neyle beslenir! Beslenme çantasında ne var bilmek isterdim
Hava lodos bugün vapur seferleri iptal edildi heybeli adada Aklım üşüyor, yalnızlığım ağrıyor Yüreğimi meşgul edenlerden hoşlanmam Soydum maziden lirik aşk hikâyelerini Duyular saf, aşk 22 ayar Kalbimin nutku tutuldu Yazgı ulam ulam muştuladı Benden önce tanrı daha da cömertti aşkta
Eskiden habip özeldi Günbegün Vurdukça semadan adaya mehtap şen yaşanmış şavklı geceler Şarkılar bestelenmişti adalara hep yaşanmış olandan
Aşkın dini, dili, ırkı ve ölçüsü yoktu, yürek kararınca sevilir Ay tavaf ederken geceleri Dillerde tatlanır acımasız acı kelimeler Seninle uyuyan sevdalar içinde bir saraylı gibi Uyanıp dirilmişler Ne günlermiş, ayakta alkışlamalık
Arada sırada bir miktar huysuzluk yapıyor kalbim buna Avunç armağan ettim güne Adada başladım geceye Herkes yerli yerinde, bir şey var noksan olan
Âşıklar var zannederdim yalnızca adada oturan Gülle yaprak gibi uyumlu ilelebet Vuslatı diyor ki çoktan göç etmişler Allah kahretsin!
Aşk ihtilaliydi İpeksi bir iç çekişe hazin bir siyaha boyandı hayranlığım Canım çok darlandı kalbim hayli dağınık şu sıralar Ömrüm çekildi tüm imkânsız ihtimallerden Umut sırtımı sıvazlamaktan vazgeç artık
Yorgun kalbimin başucunda nöbete durdu devasa arzular Ne kahrolası bir ev sahibi bu sağduyu her gece yatıya kalıyor anılar Arsız benliğim yokluğunu hatırlatmayan anıları kırbaçlıyor Varlığıma işkence görmüş kedi gibi saldırıyor yokluğun Kürtaj oluyor umutlarımın ihtimalleri İnfilak ediyor düşümdeki şehvetler Geceyi görgü tanığı bırakıp Gidiyorum…
Sabaha karşı tanrıya kutsal bir mektup yazdım Hangi duaya düştü dileğim Vaktinden önce Gidenlerden geri kaldı biri
Selameti kucaklayıp yollarına düştüm Gözleri manasız dalgındı Yüzünde kibar bir gülüşün mahçup şehveti Kirpiğimi kırpmadım ki o anı kaçırmasın Her kavuşma öncesinde heyecanla beslenen nefes Küt küt sövüp sayıyor kalbimin yüzüne yüzüne Bu ne meret şey imiş Kanunları çiğneyecek kadar mucizevi
Hemen şimdi gel sen benimle Al bir duble beyaz otur karşıma! Yok, öyle güz gibi soğuk durma Söz dinle lütfen, yaslan arkana ve beni izle Canıma yetti! Öldüreceğim kendimi dudaklarında Sebebi aşk yazarlar mı mezar taşıma ey yar
Deyin, dünya dönmesini durdursun Bugün dün olmasın Güneşinde yere değmesin ayakları
Hani tutulur dilin, konuşamazsın lal olursun ya Hani sarhoş olur ya insan unutur her şeyi Ben unutamıyorum işte! Tek bir şeyi Sana bir şey diyeceğim ama kızma olur mu? Gece kirpikli Yalandır hepsi! Ben aslında sana başka bir şey teklif edeceğim Gülce bir evet senin nikâh şahidin olsun Ayağına bastığım gün!
O yüzden diğer erkeklerin cenaze namazını kıldım O gün bu gündü! Gönül şahidimdir Tenezzül etmedim para devrine Kalp tokluğuna sevdim
Senle biz yani ikimiz aşkça Mutluluğu kutsi bir vazife gibi ifa ettik O sevgi ki Gün, gece, tutkuyla el pençe durdukça Yaradan bırakmadı elimizi ömür denilen tünelde İki kapılı zamanda, otuz sekiz yaş aldık hayattan
Yılların ekonomisinde aşkın sezonunu yaşıyoruz Her an gülistan Her sonbahar sarı gelin eylülde aşkça destan düzer hala Bazen nazenin mağrur bir kadın, bazen de bir o kadar duyuüstü bir afet Ey gidi aşk! Nedir sana duyulan bu hayranlık Sözüm var! Yaradan’a yaraşır bir kul, sevgiye yakışır sevgili olacağıma
KAYIP YALDIZ 22 Eylül….?
Bekle! Son bir diyeceğim var Ömür devrine ramak kaldı Lirik aşk eşliğinde Farid Farjad dinlemek isterdim Ölümden önce
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Aşkı yaşarken manevi haz duymak,isyankar olmamak,ılık sitemlerle yürek sesini duyurabilmek.Eski evin kedisinin kanaatkarlığı gibi sobanın dibine sığınmış kedi gbiydi,onun çıkardığı keman dinletisiydi adeta.Kısacası harikaydı,haz verdi bana hemde çok.teşekkür ediyorum o güzel yüreği taıyan can a,ve onun elindeki kaleme.Sevgi,selamlarımı sunuyorum size.