GÜLHAN
Sen bekledin
Ben ise bir cenaze evinde çölün içindeydim Çöl demişken; Hatun gel senle “Çölde Çay” değil de Başkent’e yağan ilk karın üzerinde şişeden şarap içelim Köprü üstü aşklardan değil de Babalarımızdan bahsedelim ilk kadehte İlk oyuncağımız neydi onu çıkartıp bulalım unuttuğumuz yerden Hugo çağı çocuklarıydık Onu analım ve kepçe kulaklarını çınlatalım Tolga abinin Abdi İpekçi parkında tekel işçileri ile haldaşlıktan hemen sonra Mor iğneli eylemlere karışalım Hasan Âli’yi diriltip Köy enstitülerini yeniden kuralım Eğitim reformu adı altında kan emenlerin Köylüyü cahil bırakıp oy kapanların Çağdaşlıklarının içine edelim Ne bileyim işte balinaları da obezleri de sevelim Hatun yaşamaktan soğuduğumuzu hissettiğimiz anda Umudu gelin yapalım Ve ömrü gerdek sayıp sokmayalım İlk bocalamada pes edişin koynuna Yağmurda üşümenin aslında bazı durumlarda Daha da ısınmak olduğunu bilelim Üşüdük ama şimdi Çok sıcak değil mi jir-fhrn |
Köy enstitüleri hımmmmm....
Çok haklısınız....
Tebriklerimle....