HASAT
kalbimle sınavın vardı
mülakat sırası senin adamlığındaydı düştük yola kaybolduk çokça tam ışığı gördük ki jandarmalar çevirdi “kimliğiniz” dedi sen uzattın ya kimliğini dedim ben içimden partizan bir tavırla kimliği değil önemli olan kişiliği neyse ki kişiliğin hep kimliğinin önüne geçmişti bunu onlar da anladılar ve geçiş bir buçuk yıllık meraka serbestti orada bir köy vardı bizim köyümüz değildi tabiî ki de daha önce Polonyalılar sevdalanmış şimdi biz sevdalanacak küçücük bir hayat satın alacaktık orada hayat bu ya inandık o köyün bir gün koca bir şehir olacağına girdik ahşap bir eve hüzünden müteşekkil ağaçlar diktik bahçesine ve her birine bir isim koyduk o adla meyve versinler diye misal bu tutku ağacı ve meyvesi tatlı mı tatlı bu da korku ağacı hani meyvesi hiç olmayacaktı yanılttın sen benden de önce doldurdun zamanın sepetine ham bir acıyı jir-fhrn |