Çekilin Ben Doktorum!
Yerde yatan az kullanılmış bir ayrılık
Dört mevsimi bir cümle haklamış sadece Bir tek cümle götürmüş idama onca kahkahaları Gözü kara bir virgül bile engelleyememiş Ekimden sonra kasımı Bir çınar gibiydi sevişirken oysa Sonradan sonradan kavak ağacına benzedi İmgesiz bir fotoğraf gibi Öyle boylu boyunca serilmiş sevdasızlığına Bir dolu meraklı rüya etrafında : “vah vah pek de tutkuluymuş” İlahi acınmalar İlahi keder İlahi rüyalar! Siz adamı öldürürsünüz! Bir dolu avare masal etrafında Okunmaya okunmaya körelmiş pembelikleri Alacaklıymış gibi nidaları : “Vah vah hangi öykü dışlamış ön sözünden?” Alemsiniz siz! Siz alemdiniz o zamanlar! El Aleme ne deriz sonra Sizin şöhret için roman olduğunuzu Biri acil düş ekibini çağırsın lütfen! Baksanıza tüm sesiz harfler üşüşmüş başına Ayraçla ayrılmış bir kitaptan bir sela Düş oğlu düş şu gün şu saatte bitkin düştü Yaygaracı ekibi geliyor sonra Vazife icabı çekilen zılgıtlar Zılgıtı yiyenler Yerde yatan sevdiğinden az kullanılmış bir ayrılık Dört mevsimi bir tek cümle haklamış sadece Bir tek cümleyle kararmış gökyüzü Ve bir tek cümleyle yetişiyorum sonraki doğuma “Çekilin ben doktorum!” Oktay Coşar |