Sığıntısığındım kapılara el açmak değil niyetim ayakta durmak yutkunsam da söylenen laflardan sıkılamam yorulmaktan kimim var gidilecek beni ben olmasam da anlayabilecek halden anlar yüreklerden kaç kişi kaldı mutsuzluklardan mutluluk çıkarabilecek abim kocaman çileli bir yürek hafifletebilsem yükünü keşke bazen olmayınca olmuyor inadına direnebilmek var oldukça var olunacak biliyorum lafla penir gemisi yüzdürülemez zaten işim de olmadı ne penirle ne gemiyle gerçekçi olmak gece gündüze karışmasa da dervişlerin işi filan hiç değil ayağına taş değmiş ya da değmemiş neden sonuç ilişkisi ekonomik dünya parçalanmış hayatlar didinen kocaman bir yürek sevse ne olur sevmezse döngü bu realistik ya da dialektik marks da öldü coktan şimdi herkes alemdar medeniyetler çatışması rezil avrupa sevdalısı hayatlar konuştukça açılan uçurumlar yardan vazgeçen yar a koşar yar dan olan yar la çoşar işi hiç ama hiç değil dirençli olmalıyım hayata tutunabilmali hayatla olmalıyım hayat bana acımasa da ben acımalıyım beni anlamayan bir karım anlasa ne olur ki diyen bir kocayım konuşsan bir türlü konuşmazsan diğer belki mutlu olur alır da başını gider sanmıyorum işi gerçekten zor kolay olsa da geleceği tehdit ediyor onu mutsuz geçmişi tutunacak dal mı acaba istediği eminim ki o da bilmiyor ne de olsa unutmuş gerçeği zavallı değil görmüş geçirmiş ders mi alınmalı yoksa yüreğini mi açmalı o da bilmiyor giderse üzülürüm kalırsa da aynı kendi düşen ağlamaz yalanı ağlar kardeşim ağlar hem de bal gibi ağlar ama değiştirmez bu gerçeği şiir filan olmadı bu değil de zaten umutla dondüm istanbul dan geç kaldım karar çoktan verilmişti kaf dağının ardında değildi hayat mayıs-haziran2009 istanbul/side |