Tarifsiz bir duygu bu
Sanki, sanki dolu dizgin akan
Bir ırmak yatağında ki çılgın su.
Duygularım coştukça,coşmada
Göçmen kuşlar misali varamadan sılama
kırılmasından korkuyorum kanatlarımın..
Saymadım yılları dost değil miyim ne..?
Unutmaktan korkmuyorum
Yoktu eski zaman doğuyorum yine
Anka kuşu gibi külümden
Hâyâllerimde...

Erosun okunu atlatmışken
Şimdi yağmura yakalanmakta neyin nesi
Çocukluk zamanlarım kadar duru değil hiç birşey
Ne de kolaydı saklamak
Düşlerimi, bir çalı dalına bebeğimin
Salıncağı diye asmak ...

Kaldır diyorum şu siyah perdeleri
Kaldır...
Göremiyorum mor sümbülleri,
Duyamıyorum öten bülbülleri
Hani Anka kuşuydum ben..!
Şimdi hâyâllerime bu ihanet neden.?

Yok yok kandırma kendini
Ağlamakta insanca, hem de en afillisinden
Olacaksa olsun zaten, öyle olsun
Değsin gözlerimin yağmasına
Değsin bunca yürek dağlamasına..
Değilmi ki düştüm bu düşünce girdabına
Varsın olsun ,bugünde yağmur bulutları dolsun
Gönül otağıma..

İzmir bugün kapalı ,
Yakışıtı Eylül tadında bir sabaha.
Hüznü de yaraştı hani içteki gizli yana
Bıraktım içimde ne varsa gökyüzüne
Yetişsin diye yağmur damlalarına...

02/ 09 / 2006

Hava KÖSEOĞLU