SAHİBİNİ ÖLDÜREN ŞİİRElleriniz sizden daha çocuktu parmağınızda evrimleşirdi nirvana yanmış sularda kül getirdim gözlerinize üfleyerek için diye buzul dağları gölgenize basıp düştüğünüz korkular getirdim uyanıp kan ter içinde ağlayıp kusarken gecenize asılan mor çığlıklar getirdim önce sevip sonra unuttuğunuz mavi bulut gibi verdiğiniz sözleri rüzgara astığınız yel degirmenleri gibi öperken aynada suretinizi düşürüp kırdığınız hayaller getirdim ağzınızda emanet duran gülücüğünüzle kırarken ömrünüzü yeşilinden hep aldattığınız kendinize yalansız mevsimler getirdim derin bir uçurum gibi duran yüreğinize Maskesiz sevgiler getirdim derken sizden önce büyüyen acılar ağrılar alnınızda başlayan sanrılar dağılmış odalarda tenha yalnızlıklar aşklar ihanetler getirdim gerçeğin hükmüne yenilen zifir yalanlar getirdim size diyorum masal satan kahramanlar okunmuş muskalar çürümüş ruhlar getirdim her kavgada şerefli ricatlar yüzümü döndügümde insanlığınıza sırtımdan vuracağınız bıçaklar getirdim baktım çürüyor kalbinize ektiğim tuz açık semtlerde kokuyor yaralarınız üşüyor kalbiniz ıslak bir köpek gibi ve yeniliyorsunuz kendi gövdenize zamansız ölüyor içinizdeki çocuk ölümsüz şiirler getirdim ömrünüze ve ruhumu astım isanın yanına Kendi gövdeme bir çarmıh uydurdum ezberimizde bir şaman ayeti Ne zaman güzel şeyler düşünsem Avuçlarımda insan ihaneti simdi susup ölmeye kıblesiz nedamet getirdim --- CC_ |