DÜŞ İÇİNDE DÜŞLERE DÜŞTÜMDüş içinde düşlere düştüm düşünüyorum Havsalayı zorlayan araçlar hafriyatta Sanki kepçe gibiyim yerde eşiniyorum Kaldım kir pas içinde eskiyen bu hayatta Horlanan hayallerin heyulası halinde Yutarlar anıları acımasız haydutlar Işıl ışıl parlayan palalar var belinde Bağırırken başları sesi tutmaz hudutlar Kara kalem karası karalarken kararı Çözmek için uğraşır her gün bilinmezlerle Marstan suyu getirse kurtaramaz zararı Vükela, ukalası gelir çürük tezlerle Ne koltuklar doludur haddini bilenlerle Ne memuru ehildir elinden gelmez işler Ne memleket düzelir böyle güdülenlerle En iyi bilenlerse oturup insan fişler Böyle mi olmalıydı, konuşurken gafıyla Gerdikleri, ortamı onarımsız koyarak Bakmadan geçip gider, olmayan insafıyla Garibin gurebanın gözlerini oyarak Bakarlar soran gözle, dönmese de dilleri Anlatmamı isterler düşünsel enerjiyle Görürler oysa yıkık akmayan sebilleri Bilmezler ki onarmak mümkündür sinerjiyle Olsun der inadına kimisi sonu görür Olsun amma kötüler yine de eksilmezler Olsun demek kolay da, olsa kimden götürür Olan kendilerine olacaktır bilmezler Güneri Yıldız (Elazığ, 27.09.2011) .......... Şiirimi güne seçen seçki kurulumuzun kıymetli üyelerine ve sayfama gelerek şiiri okuyan kıymetli dostlarıma; bayan, erkek cümle şairlerime kalbi teşekkürlerimi, saygılarımı ve selamlarımı sunuyorum... Her gününüz/günümüz hüzünsüz şiirler tadında olur inşaAllah... . |