Kara kaplı defterSoruyorum ben neyim yanımda dolaşan kim? Yoksa yoksa ben miyim fikir dalında diken Ya deliyim ya veli çaresiz kaldı hakim Dertten azâde idim insanı sevmez iken Aklımı sorgularken aklından oldu hekim Soruyorum ben neyim yanımda dolaşan kim? Aynalar mı yalancı gölgem mi yoksa asıl Yazdığım şiirleri almıyor kara kaplı Ey gölgemin gölgesi kasıl beyzâdem kasıl Attığın her adımın met- ceziri hesaplı Hangi gece kırmızı nasıl anlasam nasıl Aynalar mı yalancı gölgem mi yoksa asıl Üstâdlık ucuzladı çıraklık ulvi pâye Gün batarken kendini dev sanırken karınca Nefsin telkini ile hiç can bulur mu gâye Mağlubiyet zafermiş bu karara varınca Poetika talipsiz hidâyetsiz himâye Üstâdlık ucuzladı çıraklık ulvi pâye Evet evet ben buyum önde giden baş deli Kibrit kutusu gibi beynimdeki hayâlim Kahkahaya hırkayım ızdırâba neşeli Diz kırdığımdan beri Bir’e teslim bu hâlim Dünya küçük bir oda kapısı netâmeli Evet evet ben buyum önde giden baş deli Tebessümle bakarken siyah kaplı defterim Uzatır yanağını kalemi eğdiğimde Meczûbu kıskandırır yaprağa düşen terim Kan içer kızılcık der satıra değdiğinde Belki yarım kalacak son yazdığım eserim Tebessümle bakarken siyah kaplı defterim Zaman kaça kurulu hangi gün o gün sahi Kime çekmiş kılıcı güvelenmiş yelkovan Okyanusta yüzmeyi nasıl öğrendi mahi İnandım iman ettim tereddütsüz an be an Küllerimden yeniden yaratırken ilahi Zaman kaça kurulu hangi gün o gün sahi Al beni köhne beden ya yâr ya yar’a götür Gözlerim perdesini çekerken ağır ağır Ya gülistan köşküne ya da ağyâra götür Yorulmuş dizlerimi tartmıyor artık bağır Kimseler duymasın ha sessiz mezara götür Al beni köhne beden ya yâr ya yar’a götür Kim der bana bilemem yol vurgunu şehsuvâr Dizginlerim ümidim ipek kırbacım hece Dinle beni arkadaş fecrim çivili duvar Duvarın arkasında ruhumdaki bilmece Belki bu son sedâdır Makberi’den yadigâr Kim der bana bilemem yol vurgunu şehsuvâr Makberî – Ahmet Akkoyun……..23/08/2011…22:45…İst |