Anadolu
......................................................................’ Bir umudum sende
............................................................Anlıyor musun ? ’ çünkü, o bir parlak gümüştür ışıkla tanıtır kendini çünkü, beynin hücrelerini güneşe çıkarmak gibidir çünkü, nebi de ümmet de insandır doğru sokağa girmişse çünkü, kervan henüz karşılaşmamışsa yılanla yoldadır hala çünkü, gözlerinden oluşan bir su serinletir ağzıyla yeşeren toprağı yani kim sevmişse namusluca ar senin surlarında dalgalı bayraktır yani kim aşktan ve kavgadan bahsediyorsa seni anıyordur biraz çünkü, kılıcının ateşi hala kuru kemiklerinde yanıyor düşmanın çünkü, ’yine memleketim üstüne söylenmiştir’ diye yontar kalemini bir şair çünkü, çevrilmiş bir nehir adım adım yürür bahçene çünkü, doğu batı akdeniz karadeniz ve marmara ve ege teneşirde bile ayrı düşmez çünkü, şırnağın cizresi bir sürmedir tekirdağ uzun köprü’ nün gözlerine sonra bir evliya türbesinden damlar kalemindeki mürekkep şakıyan sesiyle sonra dağlara bakarak türkü söyler hem urfadaki hem sinoptaki ali oğlu memed çünkü, ayşenin duvağına kanlı eliyle dokunur puştun biri silvanda ve çorumdada çünkü, sen bir sevdasındır yazgısı ağarmayan kendini hasretlerde çok unutmuş çünkü, bin yaşında bir turna mızraptan alır haberi sivastan uçar horasan a çünkü, at ayağına taş vuran kör zulüm, el süremez seher yeline çünkü, ikiyi bilmez birden konuşur konuşunca hacı bektaş ı veli ve kul mahzuni ve sabahına sırtımda gezinen köroğlunun dadalın mertliğiyle soyunduğum ve adına soylu gelecekler eklediğim canım içinde öz kardeşim anadolu... onbir eylül_istanbul Ünal Yiğit |